YÜKLENİYOR
Kentsel tasarım; kamusal mekânların tasarımından meydan düzenlemelerine, peyzajdan kent mobilyalarına ve heykellerine, dezavantajlı gruplara yönelik mekân inşasından kentsel alanların kalitesini iyileştirmeye, sokakların yenilenmesinden ulaşım planlanmasına kadar oldukça geniş bir tasarım sürecini kapsıyor. Bu kapsamda belediyenizin yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz?
LÜTFÜ SAVAŞ: Hatay, 5.867 kilometrekare alana ve 1.575.226 nüfusa sahip. Hatay’da kilometrekareye 268 insan düşüyor. Belediyemizin hizmet alanına giren on beş ilçemizdeki kentsel tasarım çalışmalarında yerel toplulukların ortak ihtiyaçlarının tespitinden ve karşılanmasından sorumlu olduğumuzun bilinciyle hareket ediyoruz. Göreve geldiğimiz günden bugüne kadar kentsel tasarım projeleri kapsamındaki çalışmalarımız: 67 adet kavşak ve bulvar düzenlemesi, 138 cadde ve refüj yapımı, 46 adet park, toplamda 5.211 metre uzunluğundaki sokak sağlıklaştırma projesi.
Ulaşım konusunda ise, master plan başta olmak üzere kentimiz genelindeki yolcu duraklarının tamamına yakınını yeniledik, “Akıllı Durak” sistemiyle ve sürdürülebilir enerji kaynaklı aydınlatma elemanlarıyla modernize ettik. Yine önemli bir kentsel tasarım öğesi olan ticari taksi duraklarını da kentimize yakışır şekilde (görsel ve işlevsel açıdan) yenileyerek bu noktaların da kent estetiğini tamamlamasını sağladık.
Kentsel tasarım projelerinizde hangi kriterleri göz önünde tutuyorsunuz? Mevcut olan kentsel kimlikle, tarihsel geçmişle ve dokuyla yeni yapılacak olanlar arasında uyum sağlanması için nelere dikkat ediyorsunuz?
LÜTFÜ SAVAŞ: Hatay, medeniyetler şehri vasfıyla hem ulusal hem de uluslararası platformda yer alıyor. Hatay’ın tarihî dokusunu korumak ve kentsel tasarım uygulamalarının yol haritası çizmek için, 1987 yılında yapılan ve 2006 yılında revize edilen Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı’nın 2009 yılında onaylanmasıyla ilk adımı attık.
Kentin geçmişini geleceğe taşırken tarihî dokunun çağdaş kentle ilişkilendirilmesinde farklı kentleri bir araya toplayarak yol gösterici olan Tarihi Kentler Birliği’ne 2009 yılında üye olarak ikinci adımı attık. Tarihi Kentler Birliği’ne üye olarak başladığımız süreçten sonraki adım da KUDEB Birimi’nin kurulmasıdır.
Hatay’ın Tarihi Kentler Birliği’ne katılmasıyla başlayan, sonrasında farklı disiplinlerin bir arada olduğu ekibi barındıran KUDEB Birimi’nin kurulmasıyla oluşturulan kentsel tasarım ve koruma kültürüne yönelik farkındalığı artırmak ve sürece vatandaşların katılımını sağlamak amacıyla belediyemiz ev sahipliğinde “Kültürel Miras Yürüyüşü” gerçekleştirdik.
Sonraki aşamalarda yapılan çalışmalar arasında belediyemiz ve valilik öncülüğünde sokak sağlıklaştırma projeleri, tek yapı/alan ölçeğinde restorasyon çalışmaları, ulusal/uluslararası finans kaynaklarının araştırılması yer alıyor. Bütün çalışmalarda valilikle, sivil toplum kuruluşlarıyla, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi başta olmak üzere diğer üniversitelerle ve vatandaşlarla toplantılar yaparak her süreçte onların da aktif rol almasını sağlıyoruz.
Kentsel tasarım projelerimizi belediyemiz bünyesindeki Fen İşleri Daire Başkanlığı’na bağlı Etüt ve Projeler Müdürlüğü, İmar Daire Başkanlığı’na bağlı KUDEB ve ilgili diğer birimlerimizle eşgüdüm hâlinde çalışarak gerçekleştiriyoruz. Bu sayede sadece bir birimle sınırlı kalmayarak katılımcılığı ve ortak akılla hareket etme kültürünü güçlendiriyoruz.
Belediyeniz bünyesinde “Kentsel Tasarım Müdürlüğü” veya “Kentsel Tasarım Birimi” var mı? Daha etkili bir kentsel tasarım için yerel yönetimlerin alması gereken inisiyatifler sizce nelerdir?
LÜTFÜ SAVAŞ: Daha etkili bir kentsel tasarım için yerel yönetimlerin alması gereken inisiyatifler stratejik plan hazırlama sürecinden başlamalıdır. Avrupa Kentsel Şartları’nda olduğu gibi, ulaşım ve dolaşım gerekliliklerinden başlayarak çevreyi ve doğayı korumak, enerji kaynaklarını uygun ve akılcı bir biçimde idareli kullanmak gerekmektedir. Kentsel tasarım alanları, tüm vatandaşların sağlıklı, yerleşik, güzel ve özendirici bir çevrede yaşama hakkı olduğunu unutmadan kültür ve tarihî mirasın önemli sembolleri olarak koruma altına alınmalıdır. Kentlerde açık alanların oluşturulması ve bu alanların yönetilmesi, kentsel gelişmenin vazgeçilmez bir parçası hâline getirilmelidir. Mimari yaratıcılığı ve imarın kentsel görünümün kalitesindeki önemli rolünü gözeterek kentin canlılığının, dengeli kentsel tasarım alanlarının oluşturulması bu konudaki temel gayemiz olmuştur. Kentsel tasarıma yönelik söylemlerin ve politikaların geliştirilmesi, bu alandaki ilgili kurumlara ve uzmanlara başvurulması da alınabilecek inisiyatifler arasında sayılabilir.
Kentsel tasarım projelerinizin yerel kimliğe uygun olması için analiz ve değerlendirme yapıyor musunuz? Planlama ve tasarım süreçlerinde katılımcılığı nasıl sağlıyorsunuz? Vatandaşlarla, STK’larla, üniversitelerle ve ilgili meslek odalarıyla bu anlamda çalışmalarınız var mı?
LÜTFÜ SAVAŞ: Kentsel tasarımda katılımcılığı önemsiyoruz. Kent konseyleriyle, STK’larla, üniversitelerle, meslek odalarıyla işbirliği yapıyoruz, yarışmalar ve atölyeler düzenliyoruz (Antakya Köprübaşı Kent Meydanı Kentsel Tasarım Proje Yarışması), sempozyumların sayısının artırılması için destek veriyoruz.
Projelerin ve uygulamaların başarı derecesini belirli aralıklarla izliyoruz, kullanıcı görüşlerini değerlendiriyoruz. Eksik ya da yanlış uygulamaları düzeltmeye gayret ediyoruz. Kentsel tasarımın uygulanması kadar yönetimi de önemli. Bu bakış açısıyla paydaşlarımızla görüş alışverişinde bulunuyoruz ve yerel kimliğimize uygun projeleri hayata geçiriyoruz.
Sürdürülebilir, ekolojik ve bütünleşik kentsel tasarım projeleriniz, dezavantajlı gruplara (çocuklar, kadınlar, yaşlılar, engelliler) yönelik olarak hayata geçirdiğiniz kentsel tasarım uygulamalarınız var mı? Belediyenizin kentsel tasarım politikası nedir? Kentsel tasarım rehberiniz var mı?
LÜTFÜ SAVAŞ: Güçlü, yaratıcı ve etkin bir mekân tasarımında temel yaklaşımımız, herkes için adil ve eşit hizmet vermektir. Aslında dezavantajlı olarak tanımlanan bireylerin ihtiyaçlarının çoğunluğun ya da standart kullanıcının ihtiyaçlarından farklı olmadığının bilincindeyiz. Dezavantajlı grupta yer alan her birey, tıpkı diğer kentliler gibi, toplumun bir üyesi olarak evde, işyerinde ve kentte eşit haklara sahiptir.
Sokak, yol, meydan ve yeşil alan tasarımında, uygulama çalışmalarında uzmanları ve STK’ları karar verme ve uygulama sürecine dahil ediyoruz. Dezavantajlı grupların homojen olmadığını göz önünde bulunduruyoruz. Farklı fiziksel ve bilişsel yetilerdeki bireylerin ortak kullanımlarına olanak sağlayacak mekân tasarımına özen gösteriyoruz.
Kentimizin hemen hemen bütün kaldırımlarında fiziksel engelleri kaldırmaya yönelik kabartmalı yollar, Braille alfabeli yönlendirme levhaları ve iniş-çıkış rampaları bulunuyor. Ayrıca algılamayı kolaylaştıracak uyaranları (sesli, tekstürlü yüzeyler, koku vb. uyaranlar), kolay ayırt edilebilir, zıt renkli donatıları, uygun bitkisel tasarımları (akılda kalıcı, hatırlatıcı dekoratif bitki, kokulu bitki, renk özelliklerinden yararlanma gibi), uygun niteliklere sahip bankları, yeterli sayıda tuvaleti, çeşme gibi mimari elemanları, oturma ve dinlenme alanlarını, uygun cepleri (sosyal aktivitelere katılım ve seyir olanakları), akılda kalıcı objeleri, ses çıkaran döşeme malzemelerini (ahşap vb.), yüzeyde farklı döşemeleri, bitkisel tasarımları (farklı renk ve koku özellikleriyle), tanımlayıcı tabelaları kentimize kazandırdık.
Bu bağlamda kentteki tüm yaşam alanlarını (çarşı, pazar, park, yeşil alan, alışveriş noktaları vb.) bu grupların hiçbir zorluk yaşamadan gezip dolaşabileceği ve ihtiyaçlarını giderebileceği şekilde düzenlediğimizi ifade etmek isterim.
Uluslararası bir organizasyon olan EXPO 2021 Hatay kapsamında da bireyleri harekete teşvik edecek engelsiz ve çekici tasarım unsurlarını barındıran uygulamaları, toplumsal birlikteliği sağlayacak, sosyal aktivitelere pasif (seyir) ya da aktif olarak katılıma olanak verecek uygun mekânları, sosyal aktivitelere yönelik konuları da kentsel tasarım programımıza aldık.