"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Tunç Soyer: Kent Belleğinin Korunması Önemli Bir Kriter

  • 18 Ekim 2021

Kentsel tasarım; kamusal mekânların tasarımından meydan düzenlemelerine, peyzajdan kent mobilyalarına ve heykellerine, dezavantajlı gruplara yönelik mekân inşasından kentsel alanların kalitesini iyileştirmeye, sokakların yenilenmesinden ulaşım planlanmasına kadar oldukça geniş bir tasarım sürecini kapsıyor. Bu kapsamda belediyenizin yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz?


TUNÇ SOYER: 2012’den bu yana “İzmirdeniz” projesi kapsamında kentin önemli değerlerinden olan iç körfezi ve çevresini bir bütün olarak ele alarak vatandaşların denizle ilişkisini güçlendirmeyi hedefledik. “İzmirdeniz”, vatandaşların katılımıyla oluşturulan, kentlinin yaşam kalitesini yükseltmeyi hedefleyen bir proje, Mavişehir’den İnciraltı’na kadar 40 kilometrelik kıyı bandını kapsıyor. Kentin sosyal ve kültürel yaşamında kıyının farklı şekillerde yer tutmasını sağlayacak aktivitelere yönelik mekânsal çözümlerin üretilmesi, farklı yaş gruplarından ve sosyal kesimlerden vatandaşlar için erişilebilir kıyı-deniz kullanımının sağlanması, özgün kent mobilyalarının tasarlanması ve bunların çok amaçlı kullanımlarına yönelik önerilerin geliştirilmesi amaçlandı. Kıyılarımızda yapılan uygulamalarla birlikte kent genelinde yeşil alanların artırılmasına ve yeşil dokunun kent planlamasında ağırlıklı olarak kullanılmasına özen gösterildi. “Seyir” ve “gezinti” eylemlerini sürekli kılmak amacıyla kent içi gezi rotaları oluşturuldu, bilgilendirme-yönlendirme ekipmanlarıyla kentle etkileşimin artırılması sağlandı. Bisiklet yolları, bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması için uygulama alanlarının tasarım süreçlerinde ele alındı. Kentsel ölçekte “buluşma-bir araya gelme” fikrini öne çıkaran meydan düzenlemeleri, kente ait tarihsel ve kültürel referanslara işaret eden mural, heykel uygulamaları yapıldı. Tüm kamusal uygulamalarımızda ve çalışmalarımızda temel ilkemiz, herkes için erişilebilir, herkesin eşit şekilde yararlanabileceği, doğa dostu, nitelikli alanlar oluşturmak.


Kentsel tasarım projelerinizde hangi kriterleri göz önünde tutuyorsunuz? Mevcut olan kentsel kimlikle, tarihsel geçmişle ve dokuyla yeni yapılacak olanlar arasında uyum sağlanması için nelere dikkat ediyorsunuz?


TUNÇ SOYER: Kentsel tasarım, çok sayıda girdiyle değerlendirilmesi gereken bir süreç. Kente ilişkin tarihsel-kültürel birikim, ortak kent belleği, kolektif kentlilik bilinci ve aidiyet gibi sosyal kavramların yanında kent yaşamının fiziksel dinamikleri olan ulaşım, hareketlilik, altyapı, yapılaşma niteliği gibi birçok boyutu var. Kent belleğinin korunması, bu sürecin önemli kriterlerinden biri. Bu açıdan değerlendirildiğinde kente ait tarihsel dokunun korunarak yeni yapım ve malzeme teknolojilerinin kullanılması önem kazanıyor. Mevcut fiziksel dokuya uygun yerel malzemelerin seçilmesi, nitelikli uygulamaların teşvik edilmesi ve mevcut tarihî dokunun korunarak öne çıkarılması, ana tasarım kriterlerini oluşturuyor. Diğer yandan, mevcut kullanım alışkanlıkları da projelerin biçimlenmesinde önemli rol oynuyor. 


Belediyeniz bünyesinde “Kentsel Tasarım Müdürlüğü” veya “Kentsel Tasarım Birimi” var mı? Daha etkili bir kentsel tasarım için yerel yönetimlerin alması gereken inisiyatifler sizce nelerdir? 


TUNÇ SOYER: Evet, belediyemiz bünyesinde Kentsel Tasarım ve Kent Estetiği Müdürlüğü var. Kentsel tasarım sürecinin daha etkin şekilde yürütülebilmesi için belediyeler arası işbirliği, tecrübe ve bilgi paylaşımı önemli. Tasarıma konu olan kentsel alanlar için kentlilerin katılımının sağlanması, buna ilişkin görüşlerinin, beklentilerinin alınması ve değerlendirilmesi gerekiyor. Küresel ölçekteki iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik kavramları öncelikli kriterler olarak ele alınmalı.  Engellilerin, dezavantajlı tüm grupların ve kullanıcıların kent yaşamına katılımını kolaylaştırmak ve kentsel tasarım sürecini bu doğrultuda biçimlendirmek ön koşullardan biri. 


Kentsel tasarım projelerinizin yerel kimliğe uygun olması için analiz ve değerlendirme yapıyor musunuz? Planlama ve tasarım süreçlerinde katılımcılığı nasıl sağlıyorsunuz? Vatandaşlarla, STK’larla, üniversitelerle ve ilgili meslek odalarıyla bu anlamda çalışmalarınız var mı?


TUNÇ SOYER: Proje önceliklendirmesi, vatandaşların Hemşeri İletişim Merkezi’ne başvuruları ve problemli gördüğü alanlar üzerinden yapılıyor. Seçilen alanlarda öncelikle yasal durumlar kontrol ediliyor, sonrasında alanı anlamaya yönelik analizler yapılıyor. Bu aşamada alandaki fiziksel duruma, erişime, mekânsal algıya ve kullanım alışkanlıklarına göre biçimlenen değişiklikler ve bölge sakinlerinin alana ilişkin önerileri, talepleri değerlendiriliyor. Kentsel tasarım sürecinde paydaşlarla birlikte katılımcı bir süreç izleniyor. Bu kapsamda alana özgü pek çok konu, öneri ve olası çalışmalar için diğer kamu kuruluşlarıyla, üniversitelerle ve STK’larla çalışılıyor.


Sürdürülebilir, ekolojik ve bütünleşik kentsel tasarım projeleriniz, dezavantajlı gruplara (çocuklar, kadınlar, yaşlılar, engelliler) yönelik olarak hayata geçirdiğiniz kentsel tasarım uygulamalarınız var mı? Belediyenizin kentsel tasarım politikası nedir? Kentsel tasarım rehberiniz var mı?


TUNÇ SOYER: Kentsel tasarım projelerimizde çevre sorunlarını en aza indirmeyi, ekosistemin korunmasını, iklim kriziyle mücadeleyi, çevresel ve sosyal yaşamın gelişmesini, ekonomik büyümenin sağlanmasını amaçlıyoruz. Bu kapsamda belediyemiz tarafından 2018’de yayımlanan İzmir Yeşil Altyapı Stratejisi ve 2021’de yayımlanan İzmir’in Doğayla Uyumlu Yaşam Stratejisi’nin hazırlanması sürecinde “Sürdürülebilir Kentsel Tasarım Kararları” alındı. Böylece katılımcı ve uzlaşmacı modellerin benimsenmesi, yaygınlaştırılması, sosyo-ekonomik yapıya uygun tasarım kararlarının alınması, yeşil altyapı stratejisiyle uyumlu peyzaj kararlarının benimsenmesi, sürdürülebilir kent mobilyalarının tasarlanması (kent içinde biyolojik çeşitliliği teşvik etmek, kentsel ısı adası etkisini düşürecek tasarım ve öneriler geliştirmek, yeşil alanların “Herkes İçin Tasarım” kriterinin gözetilerek tasarlanması, yapılan tasarımlarda seçilecek malzemelerin geri dönüşümlü malzemelerden ve belediyeye ait hurdalıklardan seçilerek yeniden kullanıma kazandırılması, su tüketimi az olan, kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin seçilmesi vb.) kararlaştırıldı.


2019’da “İyi Tasarım İzmir_4” etkinliği kapsamında Kentsel Tasarım ve Kent Estetiği Şube Müdürlüğü ve Herkes İçin Mimarlık Derneği ortaklığında “Kullanılmış Kentsel Mobilyaların Yeniden Döngüye Kazandırılması: Topla-Tamamla-Tasarla” atölye çalışması yapıldı. Bu atölye, atığın kaynak olarak yeniden değerlendirilmesini, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ait hurdalıklardan toplanan atıl durumdaki malzemelerin ve kent mobilyalarının tekrar kullanıma sunularak bir çocuk oyun alanı tasarlanmasını ve ihtiyaç sahibi yerlerde kullanılmasını kapsıyordu.


Ayrıca Kentsel Tasarım ve Kent Estetiği Şube Müdürlüğü ve İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi arasında bir protokol imzalanarak “Sürdürülebilir Tasarım Yaklaşımıyla Atıl Alanlara Kamusal Kimlik Kazandırılması Projesi” yürütüldü. Bu çalışmada İzmir kent merkezinde ve çevre bölgelerinde ulaşım ağı ve dere yatağı gibi insan yapımı ya da doğal etkenlerle ayrışmış, kopmuş veya bozulmaya uğramış “atıl alanların” kent ve kentliler için katkı sağlayabilecek tasarım ve uygulamalarla yeniden değerlendirilmesi hedeflendi. Pilot bölge olarak Halkapınar aktarma merkezi ve çevresi seçildi. Alandaki kısıtlılıklar göz önünde bulundurularak oturma-bekleme alanları, servis birimleri, bilgilendirme ve aydınlatma sistemleri, yaya güvenliği öncelikli sirkülasyon, ısı adası etkisini azaltacak peyzaj tasarımı, yerel ve endemik bitki türlerinin kullanımı önerildi. Ayrıca aktarma istasyonlarında kullanılması planlanan “Yeşil Durak”, kent içinde egzoz gazı salımının yüksek olduğu ve yeşil alandan yoksun aktarma merkezlerindeki mevcut duraklara alternatif olarak geliştirildi. Dünyanın farklı yerlerinde de görülen “Yeşil Durak” uygulamaları, kentin ısı adası etkilerinin azaltılması, canlılar için habitat oluşturması, karbon emici bitkiler yardımıyla karbon ayak izini azaltmaya destek olması gibi etkilerinin yanı sıra çevre bilinci ve toplumsal farkındalık anlamında da olumlu etkiler yaratıyor. “Yeşil Durak” projesinin ilk örneği, Konak-Bahri Baba aktarma alanında yapılarak izleme ve değerlendirme sürecine geçildi. Kentsel tasarım çalışmalarımız kapsamında rehber çalışmalarımız devam ediyor. Cephe yönetmelik ve kullanım esasları, işletmelere yönelik kullanım esasları, engelsiz kamusal binalar tasarım kılavuzu ve kentsel ölçekli projelerimize ilişkin katalog çalışmamız bulunuyor.


Önerilen Haberler