- 13 Haziran 2021
YÜKLENİYOR
“Derin Yoksulluk”, insanların açlık sınırının altında yaşamasına, en temel haklarına erişmemesine, sosyal dışlanmaya ve ayrımcılığa neden olan bir yoksulluk durumu. Belediyenizin “Derin Yoksulluk” kapsamında yaptığı çalışmalar var mı? Varsa, çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
ÜLGÜR GÖKHAN: Pandemiyle birlikte yoksulluk ve yoksunluk arttı. Kentimizdeki yoksul vatandaşlara yönelik olarak sıcak yemek hizmeti, “Halk Kart” uygulamasıyla yiyecek ve erzak yardımı, “Sosyal Market” kapsamında kıyafet ve eşya desteği, evde temizlik ve evde berber hizmeti veriyoruz. Sokakta yaşamak zorunda kalan vatandaşlara da barınma desteği sağlıyoruz. “Sosyal Yaşam Evleri” aracılığıyla özellikle göçmen kadınlar için el işi kursları düzenliyoruz.
Pandemi dönemi ve ekonomik kriz, derin yoksulluğun etki alanını genişletti. Kentinizde derin yoksullukla ilgili sosyal inceleme yaptınız mı? STK’larla ve farklı paydaşlarla yoksullukla mücadele konusunda işbirliği yapıyor musunuz?
ÜLGÜR GÖKHAN: Çanakkale genelinde sosyo-ekonomik durum tespiti için araştırma yapıyoruz. Bir anlamda kentimizin yoksulluk haritasını çıkarıyoruz. Önceliğimiz, doğru tespitte bulunmak. Kimin neye ihtiyacını olduğunu belirlemek gerekiyor. Mutfağında erzakı olmayana ev eşyası yardımı yapmak doğru olmaz. İhtiyaç tespitinden sonra nasıl yardım edeceğimize ve ne yapacağımıza karar veriyoruz. Kentimizin yoksulluk haritası bu açıdan önemli. Yoksulluk haritasına bakarak mahallelerin ve sokakların durumunu görme şansımız olacak. Bu sayede çalışmalarımızı planlayacağız. Çanakkale Kent Konseyi’yle ve muhtarlarla her zaman işbirliği yapıyoruz. Muhtarlar, mahallede kimin neye ihtiyacı olduğunu biliyor. Biz de muhtarlardan aldığımız bilgi doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz.
Kentinizde özellikle dezavantajlı grupların (çocuk, genç, kadın, yaşlı ve engelli) yoksulluğunu önlemeye yönelik hangi çalışmaları yapıyorsunuz? Belediyenizin sosyal hizmet stratejisi var mı?
ÜLGÜR GÖKHAN: İhtiyaç sahibi ailelerin 3-6 yaş arasındaki çocuklarını kreşlerimize ücretsiz alıyoruz. Sosyal Yaşam Evleri’yle kadınlara ulaşıyoruz. Sosyal Yaşam Evleri’nde kadınlar için atölyeler ve el işi kursları düzenliyoruz. Bu sayede kadınlar hem el işi öğreniyor hem sosyalleşiyor hem de toplumsal yaşama dahil oluyor. Altın Yıllar Yaşam Merkezi’nde 65 yaş üstü vatandaşlar için ücretsiz atölye çalışmaları yapıyoruz, spor ve egzersiz etkinlikleri düzenliyoruz, sağlık hizmetleri veriyoruz, sosyal açıdan onların yanında oluyoruz. Yerel yönetim olarak iş imkânı yaratmamız zor, nakdi yardım da yapamayız. Bu nedenle sosyal açıdan ne yapılması gerekiyorsa araştırıyoruz ve vatandaşların yanında olmak için gayret gösteriyoruz.
Derin yoksullukla mücadelede yasal düzenlemeler ve mevzuat açısından zorlandığınız durumlar ve yaşadığınız sıkıntılar nelerdir? Sosyal hizmet modellerini hayata geçirmek ve çalışmalarda kaynakları etkin kullanmak açısından belediyenizin bütçesinde artış söz konusu oldu mu?
ÜLGÜR GÖKHAN: Yoksulluğun temel nedenleri; para, iş, pahalılık. İş yok, para yok, her şey çok pahalı. Bu durumda nasıl yardım edilmeli? Nakdi yardım yapmak kanunen mümkün değil. İş bulma imkânı da yok. Dolayısıyla temel ihtiyaçlara odaklanıyoruz. Yasalar çerçevesinde elimizden geleni yapıyoruz. Pandemi başladığında belediyemizin birimleriyle hemen toplandık. Bütçemizde değişiklik yaptık. Sosyal yardımlar için bütçemizi artırdık. Sosyal Market için hayırsever vatandaşlara haber gönderdik, duyurular yaptık. Bize ulaşan bağışlarla erzak kolileri yaptık, vatandaşlara ulaştırdık. Psikolojik destek için destek hattı kurduk. Kentimizde yaşayan vatandaşların ihtiyaçlarını belirlemeye çalışıyoruz, bu kapsamda projeler geliştiriyoruz.
