- 30 Kasım 2021
YÜKLENİYOR
“Derin Yoksulluk”, insanların açlık sınırının altında yaşamasına, en temel haklarına erişmemesine, sosyal dışlanmaya ve ayrımcılığa neden olan bir yoksulluk durumu. Belediyenizin “Derin Yoksulluk” kapsamında yaptığı çalışmalar var mı? Varsa, çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
ZEYDAN KARALAR: Merkez ve kırsal ilçelerde ihtiyaç sahibi vatandaşlara belediyemizin olanakları doğrultusunda destek olmayı sürdürüyoruz. “Halk Ekmek” ve ulaşım olanakları, vatandaşlar için hayata geçirdiğimiz hizmetler. Bu iki hizmeti piyasa şartlarına oranla daha uygun koşullarda sağlıyoruz. Pandemi döneminde vatandaşlar ekonomik açıdan mağdur oldu. İhtiyaç sahibi vatandaşlara gıda kolisi ve iki öğün sıcak yemek dağıttık, nakdi yardımda bulunduk. Toplu taşıma esnafına mazot desteği verdik. Çiftçileri ve üreticileri destekledik. Mevsimlik tarım işçilerinin yaşadığı bölgelerde çocukların ihtiyaçlarını karşıladık. Pandemi süresince maske ve hijyen malzemesi desteği verdik. Üreticilerin geçinebilmesi ve ürünlerini satabilmesi için fidan dağıttık, soğuk hava deposu hizmeti sunduk. Kooperatif kurma çalışmalarımız da sürüyor. Kadınların ekonomik açıdan güçlenmesi ve toplumun her alanında var olması için uluslararası kurumlarla işbirliği yaparak hareket ediyoruz. Mali açıdan güçlendikçe vatandaşların yanında olmak için yeni projeler üretiyor ve hayata geçiriyoruz. Bu anlamda “Meryem Kadın Kooperatifi” güzel bir örnek. Meryem Kadın Kooperatifi, Adana’ya göçle gelen Suriyeli, İranlı, Afgan ve Türk kadınlardan oluşan bir kooperatif ve yaklaşık 200 kişiye istihdam sağlıyor. “Mevye-Sebze Kurutma Tesisi” de uluslararası işbirliğiyle kurduğumuz, kadın istihdamı sağlayan örnek bir uygulama.
Pandemi dönemi ve ekonomik kriz, derin yoksulluğun etki alanını genişletti. Kentinizde derin yoksullukla ilgili sosyal inceleme yaptınız mı? STK’larla ve farklı paydaşlarla yoksullukla mücadele konusunda işbirliği yapıyor musunuz?
ZEYDAN KARALAR: Adana, işsizlik konusunda uzun süredir ilk sıralarda yer alıyor. 1990’lara kadar kente göçle gelenlere iş ve aş verilebiliyordu. Daha sonra gelenlere aynı oranda iş ve aş sağlanamadı. Bunun çok çeşitli nedenleri var, fakat son yıllarda yeniden toparlanmaya, güç birliği sağlamaya ve geleceğe umutla bakmaya başlayan bir kent hâline geldik. İşsizliği ve beraberinde gelen yoksulluğu bir-iki yılda tamamen ortadan kaldırmak mümkün değil. Ancak önümüzdeki süreçte işlerin tersine döneceğine inanıyorum. Adana’ya daha fazla yatırım yapılmasını sağlamak için sanayiciye, girişimciye, üreticiye, iş erbabına ve vatandaşlara elimizden gelen her türlü desteği veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz.
Kentinizde özellikle dezavantajlı grupların (çocuk, genç, kadın, yaşlı ve engelli) yoksulluğunu önlemeye yönelik hangi çalışmaları yapıyorsunuz? Belediyenizin sosyal hizmet stratejisi var mı?
ZEYDAN KARALAR: Kadınların ekonomik açıdan güçlü olması, meslek edinmesi ve aile bütçelerine katkıda bulunabilmesi için Meryem Kadın Kooperatifi, Payhane Kafe gibi yapılanmalarımız var. Üreticilerin, özellikle kadın üreticilerin kırsalda kooperatifleşmesi, daha fazla üretmesi, ürettiklerini değerinde satabilmesi için ilgili birimlerimizle, paydaşlarımızla ve STK’larla işbirliği içinde çalışmalar yapıyoruz.
Engelli vatandaşlar için engelsiz bir kent oluşturmak için gücümüz doğrultusunda çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Yüzlerce akülü ve tekerlekli sandalye dağıttık, dağıtıyoruz. Zihinsel engelli çocuğu olan aileler için çocuklarını gün içinde bir süre bırakma olanağı sunan “Mola Evleri” özel bir hizmet.
Hasta nakil araçlarımızla ihtiyaç sahibi yaşlı vatandaşları evlerinden hastaneye, hastaneden evlerine taşıma hizmetimiz sürüyor. Yaşlılara ve ihtiyaç olan vatandaşlara evde bakım hizmeti vermeye devam ediyoruz. Bu kapsamda şeker/tansiyon ölçümü ve öz bakım hizmetleri veriyoruz.
Derin yoksullukla mücadelede yasal düzenlemeler ve mevzuat açısından zorlandığınız durumlar ve yaşadığınız sıkıntılar nelerdir? Sosyal hizmet modellerini hayata geçirmek ve çalışmalarda kaynakları etkin kullanmak açısından belediyenizin bütçesinde artış söz konusu oldu mu?
ZEYDAN KARALAR: Ülke bütçesinden belediyelere her ay gönderilen paydan Adana Büyükşehir Belediyesi’nin hak ettiğini almadığını düşünüyorum. Nüfusu Adana’dan daha az olan kentlere, liman ve gümrük kapısı bulunması gibi nedenlerle daha fazla pay aktarıldığını biliyoruz. Elbette her kentin vatandaşlara iyi hizmet sunabilmesi için genel bütçeden daha fazla pay almasını isteriz, ama Adana’nın aldığı payın komşu kentlerden daha az olmasını kabul etmek mümkün değil. Aldığımız pay, kentin ihtiyaçlarına ve hizmet için yapılan harcamalara yetmiyor. Dolayısıyla bütçemizde artış söz konusu olamıyor. Vatandaşların yanında olmak için sosyal belediyecilik hizmetlerine ve sosyal yardımlara kaynak oluşturmak için çaba gösteriyoruz. Derin yoksulluğun çözümü, istihdamdan geçiyor. Belediyelerin görevi insan istihdam etmek değildir. Kaldı ki, yüz binlerce işsiz insanın bulunduğu bir kentte işsizliğin azalmasına etki edecek kadar insanı belediyeye almanız mümkün değil. İşsizlikle, yoksullukla mücadelede bu olumsuzlukların büyük oranda ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu da genel politikalarla, yatırımlarla ve ekonomi politikalarıyla mümkün olabilir. Ama bütün olumsuzluklara rağmen zor zamanlarda vatandaşların yanında oluyoruz. Bu doğrultuda çalışmalarımıza devam edeceğiz.