YÜKLENİYOR
Belediyenizin bölgenizde tarım planlamasına ilişkin politikası nedir?
Vahap Seçer: Mersin’in topraklarında yetişen tarım ürünlerinin iç ve dış pazarda gerektiği gibi yer bulması, bizim öncelikli hedeflerimiz arasında. Bunun için kırsal alanda tarımsal ve hayvansal üretimi destekleyerek, özellikle küçük aile işletmelerinin rekabet gücünü artırma yönünde çalışmalar yapıyoruz. Tarımsal ve Veteriner Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’nın yürüttüğü projelerle hem kentimizin tarımında kalitenin ve verimin artmasını sağlıyor hem de kırsalda yaşayan ailelerin ekonomilerine katkı sunuyoruz.
Bu konuda projeleriniz var mı? Varsa nelerdir?
Vahap Seçer: Çukurova’nın bereketli topraklarına sahip Mersin, tarımsal üretim potansiyeli çok yüksek bir şehirdir. Bu yüzden üretimin her aşamasında üreticilerin yanında olmaya özen gösteriyoruz. Belediye olarak tarımsal alanda fide ve fidandan ekipman desteğine, atalık tohumların gün ışığına çıkarılmasından kooperatiflere destek verilmesine kadar birçok alanda proje yürütmekteyiz. Tarımda sürdürülebilirlik için uzun vadede doğal kaynakların korunmasını amaçlıyoruz.
“Yerel Ürünlere Sahip Çıkma” projesi kapsamında ata tohumlarına sahip çıkıyoruz. Yerel buğday çeşitlerinin yerinde korunması ve pazarlanması için Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitü Müdürlüğü’yle geliştirdiğimiz proje dahilinde Silifke ilçemizin Balandız Mahallesi’nde atalık buğday tohumlarını üreticilere dağıttık. Üretilen buğdaylar talepler doğrultusunda belediyemize bağlı Halk Ekmek Fabrikası (MER-EK) başta olmak üzere un ya da bulgur olarak değerlendiriliyor. 2021 yılında da yerel ürünlere ve Gülnar nohutuna da destek vererek sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Üreticilere fide ve fidan desteği sağlıyoruz. Böylece bir taraftan boş arazileri tarıma kazandırıyoruz, bir taraftan da üreticilere yeni kazanç kapıları açıyoruz. 2020 yılında 100.000 lavanta fidesini, 12.500 incir fidanını, 200.000 nergis soğanını, 3.250 avokado fidanını, 51.000 Gemlik zeytin fidanını ve 9.120 Sarıulak zeytin fidanını üreticilere dağıttık. 2021 yılında zeytin, badem, lavanta, kantaron, nergis soğanı, ceviz, kivi, avokado, çilek, alıç gibi fidan-fide-soğan destekleriyle üreticilerin kalkınmasını ve tarımsal alanların daha da artırılmasını hedefliyoruz.
Tarımın yanında hayvancılığa da destek veriyoruz. Birçok paydaşımızın da olduğu “Haydi Gel Köyümüze Destek Verelim” projesi kapsamında ilk yıl 27’si kadın olmak üzere 60 üreticinin her birine 25 küçükbaş hayvan verdik. Kısa süre sonra bu küçükbaş hayvanlar doğumlarla çoğalarak üreticinin yüzünü güldürdü. Beş yıl sürmesini planladığımız projemizde yeni doğumlarla damızlık popülasyonuna 7.500 yeni hayvan eklenecek. İlk yıl küçükbaş hayvan verilen üreticilerden elde edilecek dişi damızlık hayvanlar üçüncü yıl yeni üreticilere teslim edilecek. Projenin bugünkü cari fiyatlarla beş yılda maliyeti yaklaşık 11 milyon TL olacak. Ayrıca bu proje kapsamında küçükbaş hayvan üreticilerine bir yıllık yem ve aşı desteği de veriyoruz.
Yine bu yıl için “100 Aileye 100 Kaz” projesini başlattık. Bölgeye uygun ve randıman verebilen çeşitler seçildi. Bunun üretiminden pazarlanmasına kadar her türlü çalışmayı yaptık. Üç yıllık bir proje olacak. Şimdilik her yıl yine 100 aileye kaz dağıtımını yapacağız ve takip edeceğiz. Ardından da bunların alımını gerçekleştirip pazarlamasını yapacağız.
“Süt Senin Gurur Mersin’in” projemizle geçen yıl 1 milyon 200 bin adet kutu sütü çocuklara dağıttık. Bu yıl da 1 milyon 500 bin kutu sütü ilkokul öğrencilerine -pandemiden dolayı evlerine giderek- ulaştırıyoruz. Böylece üreticiden tedarik edilen sütle üreticinin ürünü değerlendiriliyor ve kazancı artıyor.
Tarımsal ve Veteriner Hizmetleri Dairesi Başkanlığı aracılığıyla üreticinin maliyetlerini düşürmek için ürettiği ürüne uygun ekipman desteğinde de bulunuyoruz. Kırsal mahallelerimizdeki vatandaşlarımızla buluşturuyoruz. Üretilen ürün çeşidine göre verilen ekipmanlarla çiftçinin maliyetini azaltıyor ve ekonomik kazancının artmasını sağlıyoruz.
Ayrıca büyükşehir olarak kooperatiflere verdiğimiz badem soyma, bitkisel atık kıyma, erik boylama yıkama, zeytin boylama, üzüm sıkma, taş kırma makinesi ve süt soğutma tankı desteğiyle üreticiye ulaşıyoruz. Mersin Kadın Kooperatifi aracılığıyla ilçelerimizde “Üretici Kadınlar Buluşma Etkinlikleri” düzenleyerek bütün ilçelerimizden üretici kadınları buluşturuyoruz. Kırsalda yaşayan kadınlar açısından oldukça zahmetli olan hamur yoğurma işlemi için makine desteği sağlamaya başladık. Hamur yoğurma makinesinin ilki Tarsus’a bağlı Kumdere Mahallesi’nde yaşayan kadınlara teslim edildi. Makine, geleneksel yöntemlerle 1.5 saatte yapılan işlemi 15-20 dakikaya kadar indiriyor.
Su kaynaklarının tarımsal alanlarda kullanımına ilişkin önlemleriniz var mı? Varsa nelerdir?
Vahap Seçer: Yıllar önce yapılan sulama kanallarının ve sulama tesislerinin zaman içerisinde hasar görmesi ya da kullanılamaz duruma gelmesi, üreticinin üretim potansiyelini olumsuz etkiliyordu. “Tarım Arazileri Sulanıyor, Topraklar Bereketleniyor” sloganıyla bugüne kadar kent genelinde 43 mahallede 60 kilometre çelik ve HDPE sulama borusu dağıtımını tamamladık. Tarımsal sulamanın daha düzgün yapılması ve suyun israf edilmemesi adına bu yıl aynı proje kapsamında 100 kilometre sulama borusu daha dağıtacağız.
Tarım sektörünün sıkıntılarını aşmada yerel yönetimlerin alabileceği inisiyatifler sizce neler olabilir? Belediyenizin bu konuda girişimi var mı?
Vahap Seçer: Büyükşehir Belediye Kanunu’nda “Büyükşehir ve ilçe belediyeleri tarım ve hayvancılığı desteklemek amacıyla her türlü faaliyet ve hizmette bulunabilirler” hükmü bulunmaktadır. Biz de bir yerel yönetim olarak bu yetkiye dayanarak bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz ve bundan sonraki süreçte hayata geçirmeyi planladığımız projelerle tarım ve hayvancılık sektöründe yaşanan sıkıntılara bir nebze de olsa merhem olmaya çalışıyoruz. Çünkü biliyoruz ki, merkezi hükümetin vermiş olduğu destek olsa da, yerel yönetimlerin verebileceği her türlü destek tarım ve hayvancılık sektörüne yarar sağlayacaktır.