"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Ahmet Ataç: Tepebaşı artık küresel bir model

  • 1 Mart 2021


İlçeniz endekste hangi kategori/kategorilerde yer aldı?


Ahmet Ataç: Tepebaşı, İGE-İ 2020 raporunda “Sağlık” kategorisinde yedinci, “Sosyal Kapsama” kategorisinde ikinci ve “Sosyal Yaşam” endeksi kategorisinde onuncu sırada yer aldı. “Çok Yüksek İnsani Gelişme Bölgesi” kategorisinde Türkiye genelinde 12. sırada yer alma başarısı gösterdi.


Bu kategori başlıklarına giren alanlarda belediyenizde yapılan çalışmaları anlatır mısınız?


Ahmet Ataç: Yaşam Köyü’nün içinde oluşturduğumuz ve Türkiye’de eşine rastlanmayacak bir hizmet sunan Alzheimer Konukevi; bugüne kadar 61.744 çocuğun ücretsiz hizmet aldığı Şirintepe Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği; kırsal mahallelere de ayrım yapmaksızın hizmet ulaştırdığımızın bir göstergesi olan Çukurhisar Diş Kliniği; ihtiyaç sahibi vatandaşların her ihtiyacında yanında olduğumuz ve 1.081 hanenin takibimizde olduğu evde bakım hizmetlerimiz TEBEV; özellikle engelli bireylerin ve yaşlı vatandaşların önemli ihtiyaçlarına cevap veren Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Merkezi önemli sağlık yatırımlarımızdan sadece bazıları.


Sağlık ve diğer tüm alanlardaki projelerimizin tamamı aynı zamanda sosyal kapsayıcılık yönüyle de ülkeye örnek olmaktadır. Bunun yanı sıra engelli bireylerden mültecilere, yaşlılardan bebeklere kadar toplumun tamamını kapsayan projelerimiz söz konusu. Örneğin, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi (EOSB) işbirliğinde bir ilk olarak hizmet veren Engelliler Montaj Atölyesi’nde zihinsel engelli bireylerin fabrikalar için ürettiği parça sayısı bir yılda 836.178’e ulaştı.  “Hobi Değil İstihdam” sloganıyla hayata geçirdiğimiz bu çalışmalarla yine bir yıllık sürede 8 özel bireyimiz çeşitli fabrikalarda iş gücüne katılmayı başardı. 2014’ten bu yana hizmet veren İbrahim Ethem Kesikbaş Engelliler Montaj Atölyesi’nde eğitim gören özel bireylerimiz ise, 4 milyon 147.600 adet parça montajı gerçekleştirmeyi başardı.



Tepebaşı Belediyesi’nin marka hâline gelen Belde Evleri, mahalle sakinlerinin uğrak noktası ve kadınların sosyalleşirken spor yaptığı, eğitim aldığı alanlar olarak beğeni topluyor. Tepebaşı bölgesinde yaşayan vatandaşların daha iyi hizmet alabilmesi, talep ve şikâyetlerin karşılanması için belirli noktalarda oluşturulan Belde Evleri’nden genç, yaşlı, kadın, erkek, çocuk binlerce vatandaş eğitim, hobi, spor ve müzik kurslarından ücretsiz yararlanabiliyor. 


Ayrıca Tepebaşı Belediyesi’nin en sevilen sosyal projelerinden biri olan Deneyimli Kafeler, vatandaşlar için sıcak bir durak olmayı sürdürürken sayıları da artmaya devam ediyor. İlçemizin çeşitli noktalarında hizmete açtığımız 12 adet Deneyimli Kafe’yle vatandaşların komşularıyla ve sevdikleriyle birlikte hoşça vakit geçirebileceği güzel mekânlar yaratıldı.


Zihinsel engelli bireylerin toplumla bütünleşmesinin amaçlandığı Gökkuşağı Kafe projesi de iki yerde faaliyete açıldı. Yapısı itibarıyla hem sosyal yaşam projesi hem de engelli bireylerin istihdamını sağlayan bir projedir. Tepebaşı Belediyesi’nin birçok çalışması da çok yönlü yapısıyla fark yaratıyor. Tıpkı bu örnekte olduğu gibi, projemiz vatandaşlar için sosyal yaşam alanı sağlarken engelli bireyler için de istihdam olanağı yaratıyor.


İlçemiz, parkları ve yeşil alanlarıla öncü bir noktada yer alıyor. 518 adet parkımız, 2 milyon 329 bin 641 metrekarelik bir alanı kapsıyor. 2020 sonu itibarıyla Tepebaşı’nda kişi başına düşen yeşil alan miktarı ise 10.08 metrekareyle sosyal yaşama büyük katkı sunuyor.


Bu alandaki çalışmalarınızla ilçenizdeki yaşam kalitesinde nasıl bir fark yarattınız?


Ahmet Ataç: Dünyayı yakalayan işlere imza attığımızı biliyoruz. İlçemizde farklı kültürel yapılara rağmen dayanışmayla birlikte yaşayabilen ve bu farklılıkları kültürel zenginliklere dönüştürmeyi başaran bir anlayış ortaya çıkıyor.


Tepebaşı Belediyesi sadece Türkiye ölçeğinde değil, küresel ölçekte sürdürülebilir şehir projeleriyle dikkat çekiyor.


"Akıllı Şehir Projesi" alanında Avrupa Komisyonu'ndan hibe almaya hak kazanan Türkiye’deki ilk ve tek belediye olma unvanına sahip Tepebaşı Belediyesi olarak hayata geçirdiğimiz Yaşam Köyü, engelli bireylerden Alzheimer hastalarına, çocuklardan sağlıklı yaşlılara kadar toplumun tüm kesimlerini bir araya getirmeyi ve ilçe sakinlerinin yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor. Remourban-Akıllı Kentsel Dönüşümün Hızlandırılması Projesi’ne 2015’te başladık ve 2020 sonunda tamamladık. Hak kazandığı 5 milyon avroluk hibeyle alanında tek olan projemizde enerji verimliliği artırılmış binalar, temiz enerji kullanan araçlar konusunda deneyim kazandık. Buradan faydalanan vatandaşlarımızda da temiz enerji konusunda farkındalık yarattık.


Aldığımız birçok ödül bizi bu anlamda doğruluyor. Birleşmiş Milletler’in desteğiyle Etiyopya’nın ve Afrika Birliği’nin başkenti Addis Ababa’da 14.’sü gerçekleştirilen “Dijital Çağda Kentlerin ve İnsan Yerleşimlerinin Sürdürülebilir Gelişimi” temasıyla düzenlenen forumda, “Sürdürülebilir Kentler ve İnsan Yerleşimleri” konusunda REMOURBAN-Akıllı Kentsel Dönüşümün Hızlandırılması Projesi’nin tanıtımı için organizasyona davet edildim. 52 ülke ve 500’den fazla katılımcıyla gerçekleştirilen “Akıllı Kent Gelişimi” alanında “Küresel Model” ödülüne layık görüldük. Tepebaşı artık küresel bir model. Bu ödülü almaktan ve ülkemizi burada ilk kez temsil etmekten dolayı çok mutlu oldum. Projelerimizi ve çalışmalarımızı bu platformda dünyaya anlatma fırsatı da yakaladım.


Yine endeks parametrelerine göre belediyenizin geliştirmesi gereken alanlar neler?


Ahmet Ataç: Endeks parametrelerine göre Tepebaşı, “Çok Yüksek İnsani Gelişme Bölgesi” kategorisinde Türkiye genelinde 12. sırada yer alma başarısı gösterdi. Tepebaşı, çağı yakalayan, vatandaşlarının tamamına kaliteli hizmeti eşitçe ulaştıran bir belediye anlayışına sahip. İlk niteliğindeki çalışmalarımızla ülkeye ışık olmaya devam edeceğiz.


Diğer taraftan ilçemiz bir “öğrenci ilçesi.” Eskişehir’in 870.000 olan nüfusunun 150.000 kadarını oluşturan üniversite öğrencileri, şehir ekonomisinin de %20’sine etki ediyor. Öğrenci nüfusu, hizmet sektöründeki esnafı ve gayrimenkul sektörünü canlandırıyor. Dolaylı olarak şehir turizminin gelişmesine de katkı sağlıyor. Öğretim hayatı boyunca şehirde yaşayan gençler mezun olduktan sonra şehirde kalmak istiyor, ancak yeterli yatırımın olmaması nedeniyle gençlerin şehre katkıda bulunmaları mümkün olamıyor. Gençlerin ihtiyacı olan modern, gelişmiş bir şehir yaratma konusundaki ihtiyaçlara ilave ekonomik potansiyel de taşıyor. Pandemi döneminde gördük ki, üniversitelerin açılmamasıyla üretime dayalı olmayan hizmet sektörü esnafı büyük zorluk yaşıyor.


Gençlerin taleplerini yakından takip ederek ihtiyaçları doğrultusunda projeler ve uygulamalar gerçekleştiriyoruz. Bunu yaparken de şehir genelindeki STK’larla, kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapıyoruz. Öğrenci şehirlerindeki belediyelere ayrıca fon ve bütçe oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Aktif olarak hizmet veren üç gençlik merkezimizde akran eğitimi çalışmaları ve gönüllülük esasına dayalı çalışmalar yapıyoruz. Üniversitelerden destek alamadıkları alanlarda öğrenci kulüplerine materyal ve mekân sağlama konusunda destek oluyoruz.



Önerilen Haberler