YÜKLENİYOR
Belediyeniz sınırlarındaki yaşlı nüfusunuz ne kadar?
Ümit Uysal: Antalya, yaşamak için ülkemizde en çok tercih edilen koordinatlardan birisidir. Muratpaşa ise, bu şehrin kalbidir. TÜİK’in 2020 verilerine baktığımızda Muratpaşa’nın nüfusu 513.035’e ulaşmıştır. Özellikle emeklilik sonrası dönemde de birçok avantajı bir arada bulundurması nedeniyle ilçemizde 60 yaş ve üzeri nüfus hızla artmaya devam ediyor. Yarım milyon kişinin yaşadığı ilçede, 65 yaş ve üzeri nüfus yaklaşık 52.000’dir. 2018 yılında ilçemizdeki yaşlı nüfus oranı %9’dur.
Bu verileri ele aldığımızda ve önümüzdeki demografik yaşlanma senaryolarına baktığımızda Muratpaşa’nın gün geçtikçe daha fazla sayıda 65 yaş üstü kişiye ev sahipliği yapacağını söylemek mümkündür.
İlçenizin stratejik planının bütününde yaşlıları gözeten bir yaklaşım var mı? Varsa nasıl?
Ümit Uysal: Gelişmiş toplumların yüz yıl öncesinde tamamladığı “insan devrimi”ni ülkemiz hâlâ tam olarak gerçekleştirememiştir. Muratpaşa Belediyesi olarak ilçemizde yaptığımız çalışmalarda bunu aşmaya çalışıyoruz. Bu amaç doğrultusunda yol katettiğimizi söyleyebilirim. “Önce İnsan” sloganıyla yola çıkan belediyemizde 5 yıllık hazırlanan stratejik planlar da bu bakış açısıyla hazırlanmaktadır. Yaşlı nüfusun bu kadar kalabalık olduğu bir yerde yerel yönetim olarak yaşlıvatandaşları göz ardı etmemiz hizmetlerin kapsamını ve kalitesini düşürecektir. Bu sebeple son iki dönemdir stratejik planlarımızı hazırlarken yaşlı vatandaşları konu alan hedeflerimizde artış olmuştur. Güncel verilere göre, ülkemizde %9.5 olan yaşlı nüfus oranı şu an Muratpaşa’da %10’u geçmek üzeredir. Göçe bağlı olarak ülke ortalamasına göre daha hızlı yaşlanırken bu hedefleri ve uygulamaları artırmak zorundayız. “Ortaya çıkan sağlık, sosyal vb. alanlardaki problemleri nasıl daha aza indirgeyebiliriz?” sorusunu kendimize sorarak çözüm odaklı çalışmaya ve bu bakış açısıyla yeni planlar hazırlamaya gayret ediyoruz. Bunu yaparken sadece 65 yaş ve sonrasını değil, yaşlanma süreçlerini de göz önünde bulunduruyoruz. Birey nasıl yaşlanırsa, bu süreçte neler kazanırsa, bu kazançlar onun yaşlılığı için büyük bir yatırım olacaktır anlayışını benimsiyoruz. Kazanımları ortaya çıkarmak ve devam ettirmek, sağlıklı ve aktif yaşlanma için önemli bir husustur. Muratpaşa Belediyesi olarak aktif ve sağlıklı yaşlanmayı hedefleyen, insan hakları temelli bir yaklaşımla yaşlılık ve yaşlanma çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.
Sağlık, sosyalleşme, kültürel faaliyetler kapsamındaki çalışmalarınız nelerdir?
Ümit Uysal: Muratpaşa Belediyesi olarak herkese dokunmak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Her yaşlı birey kendine has özelliklere sahiptir. Bu farklı özellikler onların ihtiyaç yelpazelerini de genişletmektedir. Onların daha iyi şartlarda yaşamaları için taleplerine odaklanmaya çalışıyoruz. Bu kapsamda sağlık açısından ve sosyal açıdan tasarladığımız ve hayata geçirdiğimiz yenilikçi projelerimizle ülkemizdeki yerel yönetimlerin yaşlılık ve yaşlanma çalışmalarının öncüsü olduk.
Yaşlı vatandaşlarla bir araya geldikçe onların hem kendilerini geliştirebilecekleri hem de yeni dostluklar edinebilecekleri alanlara ihtiyaçları olduğunu gördük. Özellikle zihinsel ve fiziksel sağlıkları için bu alanları yaratmamız sağlıklı bir kent için de büyük önem taşıyordu. Bu konudaki en önemli hizmetimiz “Yaşlı Evleri” oldu. 2014 yılında ilk yaşlı evimiz açıldıktan sonra ülkemizde de bu hizmetin yaygınlaştığını gördük. Yaşlı evleri projemizin genel hedefi, yaşlı bireylere yönelik bir alan oluşturarak onlara sosyal rehabilitasyon desteği sağlamaktır. Burada farklı etkinlikler ve eğitimler planlanıyor, bilgilendirme toplantıları yapılıyor. Onların fiziksel ve zihinsel olarak becerilerini geliştirdik, hatta Alzheimer gibi çağımızın hastalıklarını ötelemelerine destek olduk. Bunun yanı sıra toplumdaki yaşlılara yönelik önyargıları da büyük oranda kırdık. Çok aktif bir şekilde, yükselen bir ivmeyle çalışmalarımıza devam ediyorduk, ancak pandemi sebebiyle bir süre ara vermek zorunda kaldık. Muratpaşa Belediyesi olarak “Yaşlı Evleri”yle dünya çapında da güzel geri dönüşlerimiz oldu. Bu proje sayesinde Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından “Yaşlı Dostu Kentler ve Toplumlar Ağı”na ülkemizden kabul edilmiş ilk belediye olduk. Ayrıca İsveç Lund Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne bağlı Raoul Wallenberg Enstitüsü’nün Türkiye’de yürüttüğü “İnsan Hakları Kentleri” projesi için de pilot belediye olarak belirlendik.
Bir diğer çalışmamız da 2019 yılında yerel yönetimlerde yaşlıların katılımcılığının artırılmasına yönelik kurduğumuz “Yaşlı Meclisi”dir. Bu projede asıl amacımız, yaşlı bireylerin kente dair sorunların çözümüne katılımını sağlamak ve onların deneyimlerinden faydalanarak ihtiyaçlarına cevap veren politikalarla eylem planları oluşturmaktır. Demokratik katılımcılığı esas alan meclis, kent yaşamının oluşmasında önemli çalışmalardan biri olmuştur. Yaşlı bireylerin yaşadıkları sorunların daha görünür kılınması ve farkındalık yaratılması açısından da çok değerli bir çalışmadır. Yaşlılar bu meclis aracılığıyla yaşadıkları sorunlara yönelik yeni fikirler üreterek belediye meclisimize kararlarını sunabiliyorlar. Dünya örneklerine bakıldığında bu tarz çalışmaların genellikle çocuklara ve gençlere yönelik yapıldığını, yaşlılar için bir meclis kurulması gibi oluşumların sayıca az olduğu gözlemlenmiştir. Bu sebeple ilerleyen zamanlarda bu çalışmanın daha da yaygınlaşacağını ve olumlu sonuçlar alacağımızı düşünüyorum.
2018 yılında da Alzheimer Danışma Hattı’nı kurduk. Buradaki hedefimiz ise, Alzheimer hastalarına ve yakınlarına, bakım veren kişilere destek sağlamaktı. Alzheimer hastalarıyla ilgili ne yazık ki ülkemize ve ilçemize ait bir veri tabanı bulunmamaktadır. Hastalığa dair ve hastaya nasıl davranılması gerektiğiyle ilgili ulaşılabilir bilgilerin de yüzeysel olduğu görülmüştür. Bu açığı kapatmak için alanında uzman meslek elemanlarımızla (gerontolog, psikolog, sosyal hizmet uzmanı) bir ekip oluşturduk. Bu ekip, Türkiye Alzheimer Derneği Antalya şubesinin konuyla ilgili eğitimlerine aktif olarak katılım sağladı. Sonrasında da randevu sistemiyle çalışmaya başlandı. Proje kapsamında hasta yakınlarına psiko-sosyal destek sağlamak amaçlı grup çalışmaları ve bilinçlendirme için de “alzheimer hastalarının güvenliği, davranışsal sorunlarla başa çıkma, bakım verenlerin sorunlarına yönelik çözüm önerileri, hukuki boyut” gibi bilgilendirme toplantıları yapıldı. Alzheimer hastası bireyin sağlık bakımı gibi alanımız dışında bir talep geldiği takdirde ekibimiz bu kişilerin gerekli kurum ve kuruluşlara yönlendirmektedir.
Bunların haricinde birçok yerel yönetimin de uyguladığı aşevi, evde bakım, sosyal hizmet merkezi gibi hizmet modellerimiz de bulunmaktadır. Pandemi döneminde bu hizmet modellerimizden bütün yaşlıların yararlanması için büyük çaba harcanmıştır. Hatta onlara hemen geri dönüş yapabilmek için Turunç Masa üzerinden ihtiyaçlarını bildirebilecekleri “65 yaş üstü butonu”nu oluşturduk. Özellikle sokağa çıkma yasaklarının olması nedeniyle kısıtlanan yaşlıların -sosyo-ekonomik durumlarını ayırt etmeksizin- tüm ihtiyaçlarını değerlendirdik ve temin ettik.
Sizce yaşlılık politikalarında yerel yönetimlerin öncelikli hedefleri neler olmalıdır?
Ümit Uysal: Günümüz sosyal devlet anlayışında yaşlı hizmet mecra ve modellemeleri değişim göstermiştir. Vatandaşların ihtiyaçlarını ve beklentilerini daha iyi analiz ederek kısa sürede çözüm üretebilme potansiyeline sahip olan yerel yönetimler, yaşlı hizmetlerinin ana arterlerinden birine dönüşmüştür. Bu nedenle yerel yönetimler tarafından ihtiyaç belirlemeye yönelik doğru ve yerinde yapılan sosyal doku araştırmaları ve hizmet modellemeleri yaşlı vatandaşların iyi koşullarda ve yerinde hizmet almasına, temel ihtiyaçlarını karşılayabilmelerine imkân sağlamalıdır. Genç nüfusa gösterilen ilgi ölçüsünde yaşlı nüfusa ait kentimizdeki ve ülkemizdeki demografik verilere de önem vermek gerekmektedir. Çünkü “genç nüfus” yanılgısıyla tek taraflı planlanacak sosyal hizmetler, sosyal içerme bakımından dar kapsamlı ve yetersiz kalacaktır. Yerel yönetimler olarak kentimizde yaşayan yaşlı vatandaşların sorunlarını görmezden gelmemeliyiz. Hizmet modellerimizi kısır bırakmamalı, geliştirmeli ve yenilerini eklemeliyiz. Bunun için bu alanda çalışmalar yapan, eğitim almış uzman bir kadroyla çalışılmalı ve farklı kurumlarla işbirliği yapılmalıdır. Çünkü deneyimlerin paylaşımı, karşılaşacağımız sorunları önceden görmemize olanak sağlayacaktır. Sosyal hizmetin ana konularından biri olan yaşlı vatandaşların ihtiyaçlarını ve beklentilerini belirleyerek yerinde ve sonuç odaklı hizmetler sunmak gerekmektedir.