YÜKLENİYOR
İlçenizin kültürel miras kapsamındaki değerleri (arkeolojik, tarihî, kültürel vb.) nelerdir?
ÜMİT UYSAL: Muratpaşa’nın tarihsel karakterini Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinin izleri oluşturmaktadır. Muratpaşa, Antik kent kalıntılarından, kent surlarından, anıtsal yapılardan ve sivil mimari dokudan oluşan çok katmanlı bir kültürel mirasa sahiptir. Antik zamandaki adı, çok uluslu anlamındaki Pamphylia’dır. İlçe merkezinin kalbi olan Kaleiçi, Bergama Kralı II. Attalos tarafından “Attelia” adıyla kurulmuştur. Bizans döneminde Doğu Akdeniz’in en önemli limanı hâline gelmiştir. Selçuklular zamanında Doğu Akdeniz ticaretini şekillendirmiş, kıyı ticaretiyle Anadolu’nun kalkınmasını desteklemiştir. Beylikler ve Osmanlı dönemlerinin ardından cumhuriyet döneminde kale surlarının yıkılmasıyla büyümüş ve bugünkü Muratpaşa’ya dönüşmüştür. Muratpaşa, Antik kent kalıntılarından Osmanlı geleneksel sivil mimarlık ürünlerine, Hadrianus Kapısı’ndan Hıdırlık Kulesi’ne, Tekelioğlu Camisi’nden Mevlevihane ve Yivli Minare’ye kadar birçok anıtsal yapıya ev sahipliği yapmaktadır.
UNESCO kapsamında olan ve koruma altına alınan yerler var mı? UNESCO’yla işbirliğinizin çerçevesi nedir? Nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?
ÜMİT UYSAL: İlçenin simgesi kabul edilen, lacivert çinileriyle, yivli minaresiyle ve formuyla benzersiz bir mimari tasarımı temsil eden ünlü Yivli Minare, UNESCO’nun Somut Kültürel Miras Geçici Listesi’nde yer alıyor. Yivli Minare’nin de içinde yer aldığı Kaleiçi, çok katmanlı yerleşimiyle 3. derece arkeolojik ve kentsel sit alanıdır. Muratpaşa sınırları dahilinde Osmanlı geleneksel sivil mimarlık ürünlerini barındıran Balbey ve Haşim İşcan olmak üzere iki önemli mahalle kentsel sit alanıdır. İki kapılı ve tek kapılı hanı barındıran “Hanlar Bölgesi” ve buğday öğüten değirmenlerin, depoların olduğu Değirmenönü de koruma altındadır.
Kültürel değerler sizce ilçenizin kimliğine neler katıyor? Farkındalık yaratmaya yönelik çalışmalarınız var mı? Varsa nelerdir?
ÜMİT UYSAL: Muratpaşa, nüfus bakımından Türkiye’nin en büyük ilçelerinden birisidir. 500.000’i aşkın nüfusuyla çok kültürlü, çok renkli bir toplumsal yapıya sahiptir. Türkiye’nin farklı kentlerinden göç etmiş insanlara ev sahipliği yapmaktadır. Bu çok kültürlü yapıyı bir zenginlik olarak görüyoruz. Yöreler ve Renkler Festivali’yle bu zenginliğe vurgu yapıyoruz, Türkiye’nin bütün yörelerini bir araya getiriyoruz. Uluslararası Kaleiçi Old Town Festivali’yle yaşayan Antik kentleri buluşturuyoruz. Bu festival aracılığıyla sahip olduğumuz tarihî ve kültürel zenginlik konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Antik çağlardan bu yana birçok medeniyete ev sahipliği yapan, kuruluşu milattan önceye dayanan Kaleiçi’nin tarihsel ve kültürel mirasını dünyaya tanıtmayı, restorasyon, koruma ve planlama gibi alanlarda bizimle benzer sıkıntılar yaşayan, ortak hedefleri olan, yaşayan Antik kent sıfatı taşıyan kentlerle kolektif bir akıl inşa etmeyi amaçlıyoruz. Bu festivalimizi 2016 yılından beri aralıksız düzenliyoruz.
STK’larla çalışmalarınız var mı? Varsa nelerdir?
ÜMİT UYSAL: Abdullah Sevimçok Sivil Toplum ve İnovasyon Merkezi’nde 132 STK’ya ev sahipliği yapmaktayız. Bu çatı altında yer alan çalışma komisyonlarıyla işbirliklerimiz mevcuttur. Bunun yanı sıra ilçemizin kültürel mirasının tanıtımı çalışmalarını her biri kendi ülkesinin elçisi konumunda olan ve Muratpaşa’da yerleşik yaşayan yabancı komşularımızla oluşturduğumuz Muratpaşa Yabancılar Meclisi işbirliğiyle devam ettirmekteyiz. İlçemizde faaliyet gösteren çeşitli derneklerle ilçemizin tanıtımını ve temsiliyet potansiyelini geliştirme yönünde ortak çalışmalar yürütmekteyiz. Sinan Mahallesi Çarşı Esnafı Derneği işbirliğiyle merkezi konumda bulunan ve yoğun ziyaretçi kabul eden Sinan Mahallesi’nde tüm işyerlerine cephe uygulaması projesi gerçekleştirilmesi, Antalya Kaleiçi Otelciler ve Esnafları Derneği’yle de Kaleiçi’ndeki otelcilerin ve esnafın tanıtımı için ulusal/uluslararası fuarlarla katkı sağlanması bu işbirliklerine bazı örneklerdir.
Her yıl Tarihi Kentler Birliği ve ÇEKÜL Vakfı ortaklığında gerçekleştirilen Restorasyon Fuarı’na katılım sağlıyoruz, ilçenin tarihî değerlerini ve belediyemiz tarafından yapılan çalışmaları tanıtıyoruz. “Kaleiçi'nin UNESCO Dünya Miras Listesi’ne Yolculuğu” adında bir çalıştay gerçekleştirmiştik. Akademisyenlerin, mimarların, bürokratların, belediye meclis üyelerinin, sivil toplum örgütü temsilcilerinin, Kaleiçi muhtarlarının, Kaleiçi sakinlerinin, araştırmacıların, kent tarihçilerinin, rehberlerin katıldığı bu çalıştayda UNESCO, alan yönetimi, turizm, kültür, somut olmayan kültürel miras gibi konuları tartışmıştık. Kültürel ve tarihî mirasın korunması sürecinde farkındalığı artırmak için buna benzer çalışmalarda STK’larla bir araya gelmekteyiz.
Kültürel kalkınma, ilçe ve bölge için bir kalkınma yolu olabilir mi? Sizin bu konuda faaliyetiniz var mı?
ÜMİT UYSAL: Antalya, Türkiye’nin, hatta dünya turizminin gözbebeği. Yılda ortalama 16 milyon turistin ziyaret ettiği, en seçkin tesislerin ve otellerin yer aldığı bir destinasyon. Deniz, güneş, kumsal denkleminin ötesinde Antalya, muazzam bir tarihsel ve kültürel mirasa da ev sahipliği yapmaktadır. Amacımız, Likya’dan Pamfilya’ya uzanan bu coğrafyayı kültür turizminin de başkenti yapmaktır. Bu kapsamda Muratpaşa Belediyesi olarak birçok öncü çalışmaya imza atmaktayız. Gelecekte Antalya ve çevresindeki 400 Antik kenti, 3.000 metre yükseklikteki 700 kilometrelik sıradağları, yüzlerce vadiyi turizmin içine almayı hayal edebiliriz. Avatar filmini hatırlayın. Filmin Antalya’da simüle edildiğini düşündüm. Alanya’nın yayla vadilerini bilir misiniz? Şelaleler, nehirler, farklı yapılardan gelmiş insanlar… Türkiye’ye ait bu özelliklerle turizme topyekûn girdiğimizde dünya piyasasından güçlü ve büyük bir pay alacağız. Öncü kitle turizminin yanında 30 milyon değil, 100 milyon turisti ağırlayan bir Türkiye’yi hayal edebileceğiz. Teknolojik olanaklardan yararlanarak gelen turistin yalnız bırakılmadığı, takip edilebildiği, kendini güvende hissettiği akıllı kent turizmini de hayal edebiliriz. Kültürel mirasın yaşatılmasına ve gelecek nesillere aktarılmasına dayalı bu turizm politikasıyla bölgesel kalkınmanın içeriğini genişletmeyi planlamaktayız.
Dünyadaki ülkeler kentleriyle anılıyor ve kültürel miras bu açıdan büyük değer taşıyor. Stratejik planınızda ve hedeflerinizde bu alana yönelik politikalarınız neler?
ÜMİT UYSAL: Kaleiçi'ni dünya kültür mirasının parçası hâline getirmek için yıllara yayılan bir çabanın içindeyiz. Geçen yıl dahi bu çabadan vazgeçmedik. Kaleiçi Old Town Festivali’ni online gerçekleştirdik. Bu yıl 14-17 Ekim tarihlerinde festivalimizin altıncısını yapacağız. Ayrıca bu topraklara ait olan ama arkeolojinin sınırında kalmış birçok hikâyeyi her yaştan okura ulaştıracak bir kitap hazırlığı içindeyiz. Müziğin, sanatın, güneşin, ateşin ve şiirin tanrısı Apollon adına bir internet sitesi oluşturacağız. İngilizce “Apollon’un Şehri” anlamına gelen sitede tarihî merkez Kalekapısı ve çevresi canlı yayınlanacak. Geçmiş yıllarda Yörük kültürü üzerine gerçekleştirdiğimiz çalıştay ve sempozyumlarda bilim insanlarının sundukları bildirileri, araştırmaları kitap hâlinde yayımladık. İki cilt olarak basılan Yörük Araştırmaları, Teke-Yörük kültürüne yönelik çalışmaların önemli bir halkasıdır. İnanıyorum ki, Yörük kültürünün geleceğe, dijital çağa söyleyeceği çok şey var. Bu çalışmalarımız devam edecek. Gelecek kuşaklar bu çalışmalardan yararlanacak. Yörük kültürü geleceğe ışık tutuyor. Sadece nostalji duygusunda kalmasının faydası ve anlamı yok. Geleceğimize, yeni kuşaklarımıza doğru şeyler söylüyor. Bu anlamda yerelden evrensele Yörük kültürüyle ilgili çalışmalarımız devam edecek.