YÜKLENİYOR
Yönetsel bir birim olan “muhtarlık”, yerel yönetimle merkezi yönetimin kesiştiği noktada yer alıyor. Aynı zamanda bir yerel yönetim bileşeni olarak kabul ediliyor. Öncelikle kapsayıcı yerel yönetim anlayışı ve hizmette yerellik ilkesi kapsamında muhtarlıklarla yerel yönetimler/belediyeler arasındaki ilişkiyi değerlendirir misiniz?
ASAF GÜVEN: İlçemizde 38 mahalle bulunuyor. Arsuz, 462 kilometrekarelik geniş bir alana sahip. Bu bağlamda mahallelerin ihtiyaçları, talepleri ve istekleri noktasındaki koordinasyonu muhtarlarla birlikte sağlıyoruz. Muhtarlar, yerel anlamda bizim en yakın mesai arkadaşlarımız. Aynı zamanda yönetsel anlamdaki iş ve işleyiş ortağımız. Muhtarlar, mahalle temsilcisi olarak belediyemizin karar alma süreçlerine de katılıyor. Katılımcı yerel yönetim anlamında muhtarlar, vatandaşlarla aramızda demokratik köprü işlevi görüyor. Bu açıdan belediyemizin ilçe içindeki en önemli değerleri. Karar alma süreçlerinde, imar komisyonunda, stratejik plana katkı sunma aşamasında, belediye ve mahalle gönüllüleriyle belirli projelerin yürütülmesi hususunda muhtarları dayanışma pratiklerine ve görüş alışverişine dahil ediyoruz.
Özellikle pandemi süreciyle birlikte mahalle yönetimi, mahalle dayanışmaları ve mahalle muhtarları öne çıktı. Yasal mevzuatın içeriği açısından mahalle dayanışmaları-muhtarlık-belediyeler arasındaki süreçte neler yaşanıyor? Sorunların çözümünde ve taleplerin karşılamasında yetki, görev ve sorumluluk bağlamında nasıl bir yol izleniyor?
ASAF GÜVEN: Mahalle dayanışmalarını önemsiyoruz. Özellikle muhtarların öncülük ettiği mahalle dayanışmaları, yerel anlamda köyden mahalleye dönen kırsal yerleşimlere daha etkin ulaşmamız ve hizmet anlamında mahallenin önceliklerinin ortaya konması açısından belediyemize ciddi anlamda katkı sağlıyor. Mahalle dayanışmalarının tespit ettiği sorunlar ve hizmet açıkları muhtarlar aracılığıyla belediyemize iletiliyor. Böylelikle hizmet sunumunda daha etkin oluyoruz, yereldeki tüm vatandaşlara ulaşabiliyoruz. Muhtarlar, mahallelerinin sorunlarında belediye çalışanı gibi görev alıyor.
Büyükşehir Yasası dahilinde muhtarlıkların sayısının artmasıyla belediyeler, muhtarlıklarla yatay bir ilişki kurmaya başladı. Belediyelerin bünyesinde muhtarlık birimi, müdürlüğü, masası kuruldu, iletişimi kolaylaştıracak teknik olanaklar oluşturuldu. Bu alt birimlerin işleyişinde hem muhtarlıklar hem belediyeler nasıl bir insiyatif alıyor? İhtiyaçların karşılanması noktasında bu imkânlar yeterli oluyor mu?
ASAF GÜVEN: Muhtarlar, mahalle hizmetlerinin yerine getirilmesi sırasında belediye çalışanı gibi bir konuma sahip. Aynı zamanda sadece muhtarlıklar müdürlüğü değil, bizzat belediye başkanıyla da sürekli diyalog hâlindeler. Muhtarlar tarafından belediyemizin Muhtarlık İşleri Müdürlüğü’ne iletilen sorunların çözümü kapsamında yatırım gerektirmeyen hususlarda bazen anında bazen de birkaç gün içerisinde gerekli hizmet veriliyor. Yatırım gerektiren durumlarda ise, öncelikli olarak programa alınıyor. Köyden mahalleye dönüş süreci hızlı olduğu için ihtiyaçlar arzu edilen ölçütlerde karşılanamıyor.
Belediyeler ve muhtarlıklar arasındaki mevcut durumun ve ilişkinin geliştirilmesi için hangi çalışmalar yapılıyor? Bütçeleme, yardım ve destek süreçlerinde aksaklık yaşanıyor mu? Yaşanıyorsa, çözüm önerileriniz, talepleriniz ve beklentileriniz nedir?
ASAF GÜVEN: Muhtarlarla ilişkileri geliştirmek ve etkin iletişim kurmak için zaman zaman mahalle ziyaretleri yapıyoruz. Ayrıca tüm muhtarlar gerek belediye başkanına gerek müdürlüklere istedikleri anda ulaşabiliyorlar. Bunu geliştirmek için toplantılar, yemekler düzenliyoruz. Muhtarları yerlerinde ziyaret ediyoruz. Bütçe imkânları kısıtlı olduğu için muhtarların bütün taleplerini karşılama noktasında sıkıntı yaşanabiliyor. Ancak imkânlar ölçüsünde yardım ediyoruz ve destek veriyoruz.