"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Taşkın: “Yoksullukla Mücadele Devlet Politikası Olmalı”

  • 14 Ocak 2022

Aile Destekleri Sigortası’nın temel amacı nedir? Sigorta kapsamında verilecek destekler hangi kriterlere göre belirlenecek?

YÜKSEL TAŞKIN: Partimizin son kurultayında oybirliğiyle kabul edilen İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’nin 11. maddesinde, “Güçlü sosyal devletin ilk adımı olarak Aile Destekleri Sigortası Kurumu kurulacaktır. Vatandaşlarımıza asgari bir gelir düzeyi mutlaka sağlanacaktır. Bu bağlamda Aile Destekleri Sigortası uygulamaya konulacak, bu topraklarda hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecektir. Vatandaş, devlet yardımlarını ‘lütuf’ değil, hakkı olarak alacaktır,” sözü verilmişti.

Aile Destekleri Sigortası, sosyal devlet anlayışımızın somutlaşmış hâli olacak. Son yirmi yıldır yoksulluk azalmadı. Aksine, arttı ve derinleşti. CHP, yoksulluğu “idare etmeyi” değil, aşmayı amaçlıyor. Yoksulluk, oy kaygısıyla istismar edilen bir alan olmaktan çıkarılmalıdır. Bu nedenle yoksullukla mücadele devlet politikası hâline gelecek ve partizanca amaçlarla yoksulluğun istismar edilmesi engellenecek.

Uygulamanın diğer destek uygulamalarından ve sosyal yardım hizmetlerinden farkı nedir? Kurumsallaşma ve işleyiş süreci nasıl ilerleyecek?

YÜKSEL TAŞKIN: Aile Destekleri Sigortası kapsamına girecek aileleri belirlerken asgari ücreti baz alacağız. Asgari ücretin altında geliri olan veya hiç geliri olmayan ailelere Aile Gelir Desteği ve ek sosyal destekler sunacağız. Aile Gelir Desteği, nakit olarak tanımlanacak ve doğrudan ev kadınına verilen kartlara yatırılacak. Bu uygulamanın bir başka özelliği de ailenin yapısına göre belirlenecek olması. Ailede çocuk, engelli, yaşlı ve genç bireylerin olması durumuna göre destek miktarı belirli katsayılara göre artırılacak.

Biz, ayni ve nakdi desteklere sıkışmayan bir sosyal hizmet anlayışıyla bu sistemi güçlendireceğiz. Yoksul ailelerin çocuklarının kreşe erişimleri, yine bu ailelerin çocuklarının okullarda kahvaltı ve öğle yemeği hizmeti alabilmeleri veya gerektiğinde psikolojik destek görebilmeleri, sosyal hizmet altyapısı güçlü bir sosyal devletle mümkündür.

Yukarıda vurgulandığı gibi asıl amaç, aileyi ve bireyleri yoksulluktan çıkarmak olacak. Bu anlayışa “sistem mezuniyeti” adı verilmektedir. Yoksul ailelerin çoğunda sigortalı hiçbir aile üyesinin olmaması dikkat çekicidir. Bu nedenle “Her Eve Bir Sigortalı” anlayışımız doğrultusunda bu ailelere istihdamda öncelik tanınacak, aileler yoksulluktan çıkarılacak.

Mevcut uygulamada çok sayıda “yardım” tanımlanmaktadır. Ne var ki bu “yardımlar” son derece yetersiz kalmakta, çok aktörlü bir yapıyla dağıtılmakta, böylece parti devleti anlayışı pekiştirilmektedir. Destek miktarları oldukça düşüktür ve bürokrasi abartılıdır. Aslında amaç, yoksul insanları sürekli belirli aktörlerle yüz yüze ilişkilere zorunlu kılarak muhtaçlaştırmaktır. Biz, sistemimizde Aile Gelir Desteği’ni doğrudan kadının kartına yatıracağız, uygulamayı mümkün olduğunca anonimleştireceğiz ve mahremiyete özen göstereceğiz.

Yardımları tek elde toplayarak disiplin altına almak için Aile Destekleri Sigorta Kurumu’nu oluşturacağız. Bu stratejimiz, atanamayan çok sayıda mezuna istihdam da sağlayacak. Sosyal demokrat bir partinin istihdamda önceliği, sosyal devlet altyapısını güçlendirecek alanlara yatırım yapmaktır. Bu bağlamda Aile Destekleri Sigortası’nın ihtiyaç duyacağı sosyolog, psikolog ve sosyal hizmet uzmanları gibi kategorilerin istihdamına ağırlık verilecek. Üniversiteler bu alanlarla ilişkili bölümlere nitelikli gençleri çekebilecek, çünkü istihdam olanakları artacak.

Derin yoksulluğun ortadan kaldırılması için Aile Destekleri Sigortası’nın sunacağı çözüm önerileri nelerdir? Toplumsal ve ekonomik gelişmelere göre sigortanın kapsamı ve içeriği güncellenecek mi?

YÜKSEL TAŞKIN: Araştırmalar, günde üç kap yemek bulma garantisi olmayanları derin yoksul olarak tanımlıyor. Derin yoksulluğun en olumsuz yanı, muhtaçlık kısırdöngüsünü beslemesidir. Oysa belirli bir standardın üzerine çıkmaları için desteklenen aileler ve bireyler, özellikle çocuklarının daha iyi yaşaması için çabalamaya, aktifleşmeye başlamaktadır. Bizim yapacağımız, hayata katılım hakkının önünü açmaktır.

Yoksul bir Roman ailesini düşünelim. 14 yaşındaki kız çocuklarını neden evlendirdiklerini sorduğunuzda, “Bir boğaz eksildi,” yanıtını verebilirler. Durum bu denli vahimdir. Oysa bu çocuk okula gittiğinde sadece kahvaltı ve öğle yemeği yiyebilseydi, eğitimine devam edecekti ve evlendirilmeyecekti. Okula devam etseydi, bir meslek sahibi olabilecekti. Yoksulluktan çıkışın en bilindik ve garantili yöntemi nedir? Meslek sahibi olmak. Dolayısıyla bizim önceliğimiz, yoksul ailelerin çocuklarına pozitif ayrımcılık yaparak hayata katılmalarını sağlamaktır.

Aynı durum gençler için de geçerlidir. Yoksul ailelerin gençlerine kamu istihdamında öncelik vereceğiz. Elbette eğitim ve barınma gibi desteklerimiz de olacak. Böyle bir yatırım, maddi ve manevi açıdan karşılığını mutlaka verecektir. Çünkü yukarıda da vurguladığımız gibi, bu gencin meslek sahibi olması, yoksulluk döngüsünün kırılmasının en kesin yoludur.

Elbette bu uygulamamız dinamik olmak zorundadır. Pandemi veya ekonomik kriz gibi gelişmeler, yoksul sayısını artırmakla kalmıyor, derin yoksulluğu da artırıyor. Uzmanlar, güçlü bir veri sistemiyle mevcut durumun analizini yapacak. Bu sayede sistemi yeni koşullara uyarlayacağız. Özellikle büyükşehir belediyelerimizin geliştirdiği yoksulluk haritası sisteminden yararlanacağız.

Özellikle kırılgan gruplara (kadınlar, çocuklar, gençler, yaşlılar, engelliler) yönelik olarak uygulama kapsamında hangi çalışmalar yapılacak? Yerel yönetimler, Aile Destekleri Sigortası uygulamasında hangi sorumlulukları üstlenecek?

YÜKSEL TAŞKIN: Yukarıda Aile Gelir Desteği’nin doğruda kadınların kartlarına yatırılacağını vurguladık. Yine kreş, gündüz bakımevleri gibi uygulamalarla kadınların güçlendirileceğinin altını çizdik. Gençlere ve çocuklara yönelik önerilerimizi de özetledik.

Bu sistemde engelli, 65 yaş üstü ve evde bakım aylıkları aynen devam ettirilecek ve yukarıda özetlediğimiz anlayışımız doğrultusunda aylık tutarları artırılacak. Engelliler için iki önemli önceliğimiz olacak: Birincisi, engelli bireyin yoksulluğunu ailesine göre değil, kendi bireysel durumuna göre belirleyeceğiz. İkincisi, evde engelli bakımı yapanlara sadece aylık değil, prim ödemesi de yaparak emekli olabilmelerini sağlayacağız. Bu uygulamadan da daha çok evde yaşamaya ve hizmet vermeye mahkûm edilen kadınlar yararlanacak.

Bu noktada anlamlı bir soru, sadece aile eksenli mi gideceğimiz olabilir. Tek başına yaşayan hane sayısında artış olduğu için bu soru ayrıca anlamlıdır. Biz, tek başına yaşayan, özellikle yaşlı bireyleri de bu kapsama alacağız ve yoksulluk incelemesi yaparken daha esnek davranacağız. Özellikle yaşlıların sayısının giderek arttığını, kırsal yoksulluğun ve yoksunluğun daha da artacağını dikkate alacağız. Yaşlılara bakışımız, aktif yaşlanma anlayışını yansıtacak ve onları aktif yaşama dahil edecek seyahat destekleri gibi uygulamaları hayata geçireceğiz. Yine yerel yönetimlerimizin başarıyla uyguladığı sosyalleşme mekânlarının sayılarını ve niteliklerini de artıracağız.

Aile Destekleri Sigortası kapsamında dikkati çeken bir başka uygulama da boşanmak zorunda kalan kadınlar için devreye sokacağımız Yeni Başlangıçlar Fonu olacak. Boşanan kadının hayata katılmasını kolaylaştıracak kira, mobilya gibi desteklerimiz olacak.

Yukarıda büyükşehir belediyelerimizin yoksulluk haritası gibi uygulamalarından yararlanacağımızı vurgulamıştık. CHP’li belediyeler, sosyal yardımları üç katına çıkarmakla kalmadı, bizim çok önemsediğimiz sosyal hizmetler boyutunu da güçlendirdiler. Bu sistemde israftan kaçınmanın bir yolu da devletin ve yerel yönetimlerin destek programlarını entegre etmektir. Mevcut iktidar, yerel yönetimleri rakip olarak gördüğü için veri ve kaynak paylaşımından kaçınmaktadır. Bizim iktidarımızda bu durum değişecek, kaynaklar daha etkin kullanılarak güçlü bir işbölümü yapılacak. Yerindenlik ilkesi doğrultusunda en yakın birimin hizmet vermesini sağlayacağız. Yerel yönetimleri, Aile Destekleri Sigortası sistemine entegre ederken, yetkilerini ellerinden almamaya da ayrıca özen göstereceğiz. Yerel yönetimlerimizdeki son derece başarılı uygulamaları genel iktidarımıza taşıyacağız.


Önerilen Haberler