YÜKLENİYOR
Karşıyaka Belediye Başkanı Belediye Gazetesi'ne konuştu.
Türkiye’deki sokak hayvanları, istismar, kötü muamele, bakım-tedavi eksikliği, besine ulaşamama, barınma alanları gibi sorunlarla karşı karşıya. Belediyenizin sokak hayvanlarıyla ilgili yaptığı çalışmalardan bahseder misiniz? Belediyeniz bünyesinde bu çalışmalara yönelik birimleriniz var mı?
CEMİL TUGAY: Belediyemiz bünyesindeki Veteriner İşleri Müdürlüğü’nde dokuz veteriner hekim ve dört sağlık teknikeri var. Toplam 46 personelle, iki klinik binasıyla (Mavişehir ve Örnekköy), bir (köpek) geçici bakımeviyle (200 kapasiteli), üç müdahale aracı, bir nakil aracı (atlar için) ve bir hizmet aracıyla sokak hayvanlarına hizmet veriyoruz.
Sokak hayvanlarına yönelik tüm çalışmalarımızı yerel hayvan koruma görevlileri, gönüllü vatandaşlar ve hayvan koruma dernekleriyle işbirliği içinde yürütüyoruz. Böylece ilçemiz genelinde gönüllü vatandaşlar aracılığıyla her noktaya ulaşabiliyoruz, olumsuz durumlara anında müdahale edebiliyoruz.
Hayvan haklarının korunması açısından Türkiye’ye örnek olabilecek “Veteriner Zabıta Ekibi” kurduk. Ekibimiz aracılığıyla mevzuattaki boşlukları doldurmak (Kabahatler Kanunu’na ve Zabıta Yönetmeliği’ne göre hayvan haklarının ihlali, çevre kirliliği vb.) ve sorunlara çözüm bulmak için cezai işlem uyguluyoruz.
Veteriner kliniklerimiz ve ekip araçlarımız vasıtasıyla 2021 yılında 40.151 sokak hayvanına müdahale ettik, 6.115 sokak hayvanını kısırlaştırdık, 271 kedi-köpeği yeni yuvalarına kavuşturduk, vatandaşlara yönelik bilinçlendirme çalışmaları yaptık. Hayvan hakları konusunda en duyarlı ilçelerden biriyiz. Donanımımızı ve hizmetlerimizi artırmak için çalışmaya devam edeceğiz.
Geçtiğimiz günlerde sokak hayvanlarına ve evcil hayvanlara yönelik düzenlemeleri içeren bir genelge yayımlandı. Cumhurbaşkanı, belediyelerin hayvan barınakları kurmasını istedi. Yerel yönetimlerin sokak hayvanlarıyla ilgili en önemli görevi nedir? Genelge sonrasında sokak hayvanlarının kısırlaştırılması ve sahiplendirilmesi için nasıl bir yöntem izleyeceksiniz?
CEMİL TUGAY: Yerel yönetimlerin sokak hayvanlarıyla ilgili en önemli görevi, insan ve çevre sağlığını göz önünde tutarak, kentin bir parçası olan sokak hayvanlarının kentle uyumunu sağlamak ve yaşam kalitelerini yükseltmektir. Amacımız, ilçemizde yaşayan insanlar için düşündüğümüz her güzel hizmetten sokak hayvanlarının da aynı ölçüde yararlanmasını sağlamaktır.
Kentlerde yaşayan sokak hayvanlarının belli bir popülasyonda tutulabilmesi için üremenin kontrol altına alınması gerekiyor. Bunun yolu da sokak hayvanlarının kısırlaştırılmasından geçiyor. Sokak hayvanlarının hayatlarını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi ve ilçemiz sınırlarında kısırlaştırılmamış köpek kalmaması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kedileri de azami ölçüde kısırlaştırmaya gayret ediyoruz.
2021 yılında pandemi koşullarına rağmen 6.115 sokak hayvanını kısırlaştırdık. 2022 yılında bu sayının da üzerine çıkmayı planlıyoruz. Bütün kentlerde bir ilçe belediyesinin tek başına, hizmet kalitesini artırarak sokak hayvanı popülasyonunu sabit tutması maalesef mümkün olmuyor. Bu nedenle komşu ilçe belediyelerle ortak çalışmalar yapıyoruz, sınır bölgelerdeki sokak hayvanlarının kısırlaştırılmasını sağlıyoruz. Ayrıca kent genelinde standardı sağlamak için İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri arasında koordinasyon kurulmalı, ortak çalışmalar yapılmalı.
Belediyemizin mobil uygulamasında vatandaşların da giriş yapabileceği şekilde “Hayvan Sahiplendirme” bölümü oluşturduk. Çeşitli organizasyonlar ve gönüllü vatandaşlar aracılığıyla bakımevimizdeki ve kontrolümüzdeki sokak hayvanlarının sahiplendirilmesi için çalışmalarımız devam ediyor. 2021 yılında 271 kedi-köpek sahiplendirdik.
2021 yılı Temmuz ayında Hayvan Hakları Kanunu’nda değişiklik yapıldı. Gerek yeni yasa gerek yayımlanan genelge, hayvan haklarını korumak için yeterli olacak mı? Hayvan haklarının korunması ve sokak hayvanlarının koşullarının iyileştirilmesi için yerel yönetimlerin alması gereken inisiyatifler nelerdir?
CEMİL TUGAY: Yayımlanan genelge ve yapılan düzenlemeler, hayvan haklarının korunması için yeterli olmayacak. Sokak hayvanlarına ilişkin sorunların ne şekilde çözüleceği merkezî yönetim tarafından belirlenmelidir. Bu konuyla ilgili resmî ve özel kuruluşların, odaların ve derneklerin dahil olduğu geniş çaplı bir çalışma yapılmalıdır. Kanundaki yerel düzenlemelerle mevcut sorunlar maalesef çözülemiyor.
Hayvan Hakları Kanunu’nda yapılan değişiklik doğrultusunda belediyeler, kendi bünyelerinde Veteriner İşleri Müdürlüğü ve bakımevleri kurmalı, çalışmalar için bütçe ayırmalı, personel ve donanım açısından altyapı oluşturmalıdır. Ayrıca büyük kentlerde büyükşehir belediyeleri ve ilçe belediyeleri arasında koordinasyon sağlanmalıdır.
Sokak hayvanlarına ilişkin sorunlar genellikle köpekler üzerinden tanımlanıyor. Sokaktaki diğer hayvanların varlığı da göz önünde tutulduğunda, sokak hayvanlarının korunması ve kontrol edilmesi için çözüm önerileriniz nelerdir?
CEMİL TUGAY: Köpekler, saldırma ve ısırma vakalarıyla korkuya neden oluyor. Kentler büyüdükçe sokak hayvanı olarak tabir edilen hayvan türlerine yaban hayvanları da dahil oluyor (domuz, yılkı atı, tilki vs.). Yaban hayvanları da göz önünde tutulduğunda alınacak tedbirler konusunda sadece belediyelere değil, bakanlıklara ve il müdürlüklerine de görev düşüyor.
Sokak hayvanlarının hayatlarını sürdürebilmesi için suya ve besine ulaşması gerekiyor. Bu nedenle kentlerde hayvanların beslenmesi için hijyenik alanlar oluşturulmalı. Çevre, insan ve aynı zamanda hayvan sağlığının korunması amacıyla sokak hayvanı popülasyonu kontrol altına alınmalı. Bu doğrultuda her kentte resmî ve özel kurumlar bir araya gelmeli, kısırlaştırma çalışmaları yapılmalı. Yapılacak program çerçevesinde gönüllü vatandaşların da desteği alınmalı. Ayrıca hayvan sahiplenen ve besleyen kişilerin eğitilmesi ve kayıt altına alınması oldukça önemli. Bu sayede hayvanların sokağa terk edilmesi engellenebilir, olumsuz durumlarda ceza uygulanabilir. Sokak hayvanlarının yaşam yerlerinin sokaklar olduğu kanunla da belirtiliyor. Dolayısıyla birlikte yaşama konusunda vatandaşların eğitilmesi, hayvan davranışları ve ihtiyaçları açısından bilgilendirilmesi gerekiyor.