- 13 Mart 2022
YÜKLENİYOR
İnsanlar, hayvanlara bakış açılarını, duygu durumlarını ve yaklaşım becerilerini genellikle kendi duyu organları aracılığıyla tanımlıyor. Oysaki “hayvan psikolojisi” çok katmanlı ve farklı bileşenlerin etkisiyle biçimleniyor. Özellikle sokak hayvanları açısından değerlendirmeniz gerekirse, hayvanların psikolojisini biçimlendiren ana unsurlar nelerdir?
GÖKHAN DURUKAN: Aslında hayvanların nörogelişimsel davranış süreçleri tamamen aynı, sokakta yaşayan ya da evde yaşayan köpek arasında gelişim açısından fark olmaz. Sokakta yaşayan köpeklerin nörogelişimini etkileyen bazı ana unsurlar oluyor, özellikle yetersiz beslenme, viral bakteriyel enfeksiyonlar, parazit enfestasyonları, aşırı soğuk-sıcak hava şartları, uygun olmayan yaşam alanları gibi. Bunlar, psikolojik gelişimi organik açıdan etkileyen durumlardır. Bunlara ek olarak aşırı kalabalık ortamlarda köpekler arasındaki kavgalar ya da insanların köpeklere kötü davranması, köpeklerin duygu durumlarını ve psikolojilerini etkiliyor. En önemlisi, sokaktaki köpeklerin insan etkileşimi ihtiyacı. Çünkü köpek türü, insanla bağlılık içinde evrim geçiren bir tür. Bu nedenle özellikle yetişkin köpeklerin insan etkileşimi ihtiyacı, genç köpeklere göre daha fazla. Sokaktaki köpeklerin de bu ihtiyacının karşılanması gerek. Bu ihtiyacın karşılanacağı en önemli yer, insanla yaşayacağı bir yuva.
Son zamanlarda sıkça kullanılan kavramlardan biri de rehabilitasyon. Hayvanların rehabilite edilmesi ne demek? Rehabilitasyon, hangi aşamaları kapsıyor? Yerel yönetimlerin geçici hayvan bakımevlerinde verdikleri rehabilitasyon hizmeti sizce yeterli mi?
GÖKHAN DURUKAN: Barınak olarak kullanılan yer esasında geçici bakımevi ve rehabilitasyon merkezleridir. Rehabilite etmek, tedavi etmek ve sağaltmak demektir. Bakım ve rehabilitasyon merkezleri, her türlü tedavinin yapıldığı, hayvanların kendi yaşam ortamlarına dönmesi için geçici olarak konakladığı yerlerdir. Sağlıklı bir köpeğin bu merkezlerde kalması hem sağlık hem refah hem de hekimlik açısından doğru değil. Çünkü bu merkezlere hasta hayvanlar girip çıkar, sağlıklı hayvanların merkezde durması maddi açıdan yük getirir ve hayvanların hastalık kapma ihtimalini artırır. Meslektaşlarım bu merkezlerde yerel yönetimlerin bütçeleri ve imkânları dahilinde en iyi hizmeti vermek için emek veriyor, çaba sarf ediyor, ama söz konusu hayvan sağlığı ve refahı olduğunda her zaman daha iyisi yapılabilir. Umarım merkezî yönetim ve yerel yönetimler, sahipsiz hayvanlar için daha kapsamlı bir bütçe ayırır.
Türkiye’deki hayvanlar şiddete, cinsel şiddete, beden dokunulmazlığı ihlaline maruz kalıyorlar, terk ediliyorlar, hatta sebepsiz yere öldürülüyorlar. Sokak hayvanları özelinde ele alacak olursak, hayvanların insan faktörü nedeniyle yaşadığı travmaların ve davranış bozukluklarının tedavisi için neler yapılmalı? Bu süreçte yerel yönetimler nasıl bir rol üstlenmeli?
GÖKHAN DURUKAN: Evet, sahipsiz hayvanlar için en büyük sorunlardan biri bu. Evdeki çoğu köpek için de sokağa bırakılma potansiyeli özellikle ilk altı ay yüksek oluyor. Bu sorunları yaşayan köpeklerin tedavisi yapılabiliyor. Hayvanlardaki davranış bozuklukları, insanlardaki psikiyatrik hastalıklarla aynı noktada olduğu için gerekli tedavi sadece veteriner hekimler tarafından yapılabiliyor. Tüm dünyada maliyeti yüksek olan tedaviler, veteriner davranış tedavileridir. Çünkü alanında iyi ve konu hakkında donanımlı veteriner hekimler bu terapi sürecini yürütebilir. Bu merkezlerde deneyimli ve donanımlı veteriner hekim istihdamına ek olarak bazı düzenlemeler de yapılmalı. Merkezler hayvan refahına uygun olmalı. Kalabalık olmamalı. Merkezin çevresi zenginleştirilmeli. Stres, kaygı ve korku içermeyen veteriner hekimlik uygulamaları olmalı. Mimari ve medikal düzenlemeler birbirini tamamlamalı. Veteriner hekim ve yardımcı personel için eğitimler planlanmalı. Bu sayede insancıl yaklaşımlarla hayvanların psikolojik durumu olumlu hâle getirilebilir ve refah seviyesi yükseltilebilir.
Sokak hayvanlarının haklarının korunması ve yaşamsal ihtiyaçlarının karşılanması için yerel yönetimler sizce neler yapmalı?
GÖKHAN DURUKAN: Yerel yönetimlerin başlıca görevi, her ilçede veteriner sağlığı birimi ve geçici bakımevi kurmak. Bu merkezlerde çalışacak personel liyakatle seçilmeli, yeterli sayıda personel çalıştırılmalı. Rehabilitasyon merkezlerinin fiziki koşulları iyileştirilmeli. Merkezlerde yatılı kalan sahipsiz hayvanlar için 7/24 kesintisiz hizmet olmalı. Kastrasyon ve kısırlaştırma işlemleri insancıl koşullarda yapılmalı. Post-operatif bakım için gerekli fiziki ortam oluşturulmalı. Kontrolsüz hayvan üretimi ve satışı yapan işletme ya da şahıslar için denetimler sıkı tutulmalı. Sürecin önemli bir kısmı yerel yönetimlerin sorumluluğunda olsa da, merkezî yönetim de kanun ve genelgeler nezdinde yerel yönetimlerin sorumluluğunda olmayan hukuki ve adli yaptırımları hayata geçirmeli.
GÖKHAN DURUKAN
Uzman Veteriner Hekim
Veteriner Davranış Uzmanı
İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi’ni bitirdi. Yüksek lisans eğitimini Ankara Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi'nde İnsan-Hayvan Etkileşimi ve Davranış Bozuklukları alanında tamamladı. Özel sektörde kedi ve köpeklere klinik davranış bozuklukları konusunda hizmet veriyor.