"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Yabancı Kaçak İşçilik

  • 24 Ocak 2022
SODEMSEN Toplu İş Sözleşmesi Avukatı Av. Merve Nur Gök "Yabancı Kaçak İşçilik" üzerine yazdı.

Yabancı kaçak işçilik, daha iyi şartlarda yaşamak, çalışmak ve daha iyi bir gelir elde etme beklentisiyle fakir ve az gelişmiş ülkelerden, gelişmiş ve ekonomik refahı yüksek, işsizlik probleminin olmadığı ülkelere doğru gerçekleşen göçlerde karşımıza çıkmaktadır.

Yabancılara yasak işlerde çalışanların, yasal olmayan yollardan ülkemize girerek çalışanlarla yasal yollardan ülkemize girip de çalışma izni bulunmayanların veya çalışma izninde belirtilen iş veya işyeri dışında çalışan yabancıların yabancı kaçak işçiliğin kapsamına girdiği söylenebilir.

Yasal yollardan ülkeye giriş yapan fakat yasal çalışma izni olmaksızın çalışan bir yabancı, kaçak işçi olarak değerlendirilecektir. Örneğin, turist olarak ülkeye giriş yapan bir yabancının çalışma izni almaksızın çalışmaya başlaması hâlinde kaçak işçilikten söz edilecektir. Benzer şekilde, çalışma izin süresi sona erdikten sonra çalışmaya devam eden bir yabancı için de kaçak çalışma söz konusudur. Yabancı kişinin çalışma izninde belirtilen iş veya işyerinden farklı bir iş veya işyerinde çalışması, yasak mesleklerden birini icra etmesi gibi durumlarda da kaçak işçilik kapsamında değerlendirme yapılacaktır. Yasal yollardan ülkeye giriş yapan ve çalışma izni başvurusunda bulunan fakat başvurusu henüz sonuçlanmamış yabancının çalışmaya başlaması hâlinde yine kaçak çalışma söz konusu olacaktır.

Ülkemizin konumu itibarıyla bu konuda dikkat çeken olgu ise, Suriye’deki süreç sebebiyle milyonlarca kişinin göçüdür. Ayrıca Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika ülkelerindeki olaylar nedeniyle yaşanan göçlerden de en çok ülkemiz etkilenmektedir. Öte yandan, ülkemizin Avrupa’ya yakınlığı, ülkemize kaçak yollardan girişlerin, barınmanın, çalışmanın ve bürokratik işlemlerin Avrupa ülkelerine kıyasla daha kolay olması, kayıtdışı sektörlerde daha rahat iş bulunabilmesi, doğu ülkeleriyle aramızdaki dinî ve kültürel yakınlık gibi sebeplerle Türkiye’de yabancı kaçak işçilik günden güne artmaktadır.

Yabancı kaçak işçiliğin, kaçak çalışılan ülkeye olumsuz getirilerine rağmen özellikle işverenler tarafından kaçak işçiler, ucuz işgücü olarak görülmektedir ve yerli işçilere göre daha düşük ücretle, daha ağır ve kötü koşullarda ve sigortasız olarak çalıştırılmaktadır. Kaçak işçilik konusunda gerekli ve yeterli yasal düzenlemelerin bulunmaması, kaçak işçiliği önleyecek gerekli önlemlerin alınmaması ve yeterli denetimin olmaması da hem yabancı kaçak işçileri hem de işverenleri kaçak çalışma konusunda daha cesur kılmaktadır. Taraflar karşılıklı olarak kaçak çalışmadan fayda sağlamaktadır.

Yabancı kaçak işçiler, kaçak olarak çalıştıkları ülkenin ekonomisine, yasal olarak çalışan işçilerine ve bunları çalıştıran işverenlerine, ayrıca kendilerine de zarar vermektedir. Zira kaçak olarak çalışmaları sebebiyle kanun önünde işçi sayılmamakta, yasal olarak çalışan işçilere ilişkin sosyal güvenlik haklarından yararlanamamaktadırlar.  Bu durum, iş kazası ve meslek hastalıklarında veya işveren tarafından işçilik haklarının verilmemesi durumunda büyük sorunlara sebep olmaktadır. Öte yandan, yasal yollarla işçi çalıştıran işverenler, kaçak olarak yabancı işçi çalıştıran işverenlerin ucuz maliyetleriyle başa çıkamamaktadır ve haksız rekabet ortamından zarar görmektedir. Daha düşük ücretle ve daha ağır şartlarda çalışmayı kabul eden yabancı işçilerin varlığı söz konusuyken, yerli işçilerin işverenle pazarlık gücü zayıflamaktadır. Yerli işçiler, işveren tarafından teklif edilen çalışma koşullarını ve ücreti kabul etmek zorunda kalmaktadır.

Yabancı kaçak işçiler, yasal bir çalışma iznine dayalı olarak ilgili kurumların bilgisi dahilinde çalışmadıklarından, çalışanların ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına hiç bildirilmemesi veya eksik bildirilmesi şeklinde tanımlanan kayıtdışı istihdama sebep olmaktadırlar. Kayıtdışı istihdam da, kayıtdışı ekonomiyi artırarak işverenin vergi ve sosyal güvenlik primleri gibi mali yükümlülüklerinin ilgili kurumların denetimi dışında kalmasına yol açmaktadır. Devletin elde edeceği vergi ve prim gelirleri, kayıtdışı istihdam sonucu azaldığı için devlet gelir kaybına uğramaktadır. Bu durum, ülke ekonomisine de zarar vermektedir.

Göçmenlerin geldiği ülkelerle hedef ve transit ülkeler arasında düzensiz göç akımlarını, insan ticaretini, insan kaçakçılığını ve organize suçları önlemek amacıyla sözleşmeler aracılığıyla uluslararası işbirliklerine katılım sağlanmalıdır. Ülkemizdeki teftişler ve sınır denetimleri, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan göçmen kaçakçılığı ve insan ticareti suçları, kanunlarda öngörülen idari para cezaları ve sair düzenlemeler, kaçak yabancı işçiliğin önlenmesinde önemlidir. Bunların yanı sıra kaçak çalışan yabancılar ve işverenler için de cezai yükümlülüklerin getirilmesi söz konusu edilebilir. Öte yandan, kontrollü biçimde çalışma izni verilmesi hem sığınmacıların emeğinin özel sektör tarafından sömürülmesine engel olacaktır hem de sığınmacılara kendi ihtiyaçlarını karşılayabilme imkânı verecektir.


Önerilen Haberler