İduğ: “Sivil toplum kuruluşlarının kurumsal kapasitesi güçlendirilmeli”

İzmir Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ Belediye Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.

Belediyenizin sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaptığı çalışma alanları nelerdir?
MUSTAFA İDUĞ: Meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimlerin en önemli paydaşları arasındadır. Gönüllülük esasıyla çalışan ve temsil ettiği toplumsal kesime katkı sağlamayı amaçlayan bu kuruluşlara destek olmak amacıyla Altındağ Mahallesi’nde STK Yerleşkesi kurduk. İzmir Kent Konseyi, Atatürkçü Düşünce Derneği ve hemşeri dernekleri gibi 300’ün üzerinde sivil toplum kuruluşunun kayıtlı olduğu yerleşkedeki konferans salonları ve toplantı alanları ortak kullanılıyor. Yerleşkenin ihtiyaçlarını ücretsiz karşılıyoruz. Bu sayede sivil toplum kuruluşları sadece projelerine odaklanıyor. Birlikte olmanın yarattığı sinerjiyle ortak çalışma becerisi de artıyor.

Üç derneğin önderliğinde Bornova Kültür Adası Projesi’ni hayata geçirdik. Hizmet Sektörü Çalışanları Eğitim ve Dayanışma Derneği (HİSÇED), Dünya Kenti İzmir Derneği (DİDER) ve Levantenler Derneği önderliğinde başlayan çalışma kapsamında Bornova’nın kültürel ve tarihî değerlerini ulusal/uluslararası platformlarda tanıtmayı amaçlıyoruz.

Yenilenebilir enerjinin kullanım alanlarının artırılmasını sağlamak amacıyla Enerji Sanayicileri İşadamları Derneği’yle (ENSİA) birlikte 100.000 avroluk hibe projesine başvuruyoruz. Bazı katları “Sağlıklı Yaş Alma Merkezi” olarak kullanılan Özgül Gündüz Halk Sağlığı Binası’nın bir kısmını kanser tedavisi gören kadınların tedavi süresince kalabileceği bir Umut Evi’ne dönüştürmek için Sağlıkta Kalite Derneği’yle çalışmaya başladık. Habitat Derneği’yle bir girişimcilik çalışması yürütüyoruz, yüz yüze ve online eğitimler düzenliyoruz. Proje, Facebook’un Türkiye’de ilk kez bir yerel yönetimle işbirliği yapması açısından önemli bir örnek. Naldöken Mahallesi’nde dezavantajlı çocuklara Cevdet İnci Vakfı’yla müzik eğitimi veriyoruz. Çocuklar enstrüman çalmayı öğreniyor.

Pi Gençlik Derneği’yle gençlik ve gönüllülük çalışmaları yürütüyoruz. AB hibe fırsatlarını, mobility programlarını birlikte takip ediyoruz. Gençleri Erasmus’a yönlendiriyoruz. Turuncu Dernek’le toplumsal cinsiyet eşitliği alanında çalışacağız. Bu kapsamda vatandaşlara, belediye personeline ve belediye meclis üyelerine eğitimler vereceğiz. Bornova’daki engelli dernekleriyle iletişimimiz iyi. Engelli dernekleri için STK Yerleşkesi’nde özel bir şube oluşturuyoruz. Belediyemizin çalışma ve hizmet alanına giren hemen her alanda tüm sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapıyoruz, ortak çalışmalar yürütüyoruz.

Yerel demokrasi, şeffaflık, katılımcılık ve yerelden kalkınma bağlamında yerel yönetimler-sivil toplum kuruluşları arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi ve yapılandırılması için sizce neler yapılmalı? İşbirliği yaptığınız sivil toplum kuruluşlarını hangi kriterler doğrultusunda belirliyorsunuz? 
MUSTAFA İDUĞ: Yerel demokrasi, şeffaflık, katılımcılık ve yerelden kalkınma, yönetim anlayışımızın anahtarı. Uluslararası Şeffaflık Derneği’yle bir çalışma yaptık. Dernek, belediyemizi denetledi, “Yerel Yönetim Şeffaflık Sistemi Analizi” yaptı ve “Şeffaf Belediye” tescili verdi.

Yerelden kalkınma kapsamında kooperatiflerle, meslek kuruluşlarıyla toplantılar yapıyoruz, talepleri ve ihtiyaçları dinliyoruz, sorunlara çözüm üretiyoruz. Sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğini güçlendirecek mekanizmaların başında STK Yerleşkesi geliyor. Yerleşke sayesinde sivil toplum kuruluşlarıyla aramızda organik ve kopmaz bir bağ oluşuyor. Bu sayede sivil toplum kuruluşlarının çalışmaları güçleniyor, onların potansiyelinden faydalanıyoruz, onları belediyemizin çalışmalarına entegre edebiliyoruz. Çalışmalarımızın daha geniş kitlelere ulaşması, projelerimizin benimsenmesi için çaba gösteriyoruz. Ortak etkinlikler düzenliyoruz, proje çalışmaları yapıyoruz. Fikir alışverişinde bulunuyoruz. Memnuniyet anketleriyle geniş bir kesimi temsil eden örneklem aracılığıyla vatandaşların beklentilerini öğreniyoruz.

Cumhuriyetin temel değerleriyle uyumlu, bu doğrultuda faaliyet gösteren tüm sivil toplum kuruluşlarına kapımız açık. Her biriyle görüşüyor, ihtiyaçlarını analiz ediyor, yetki alanımıza göre çalışmalarına katkıda bulunuyoruz.

Sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaparken ilgili sivil toplum kuruluşunun etkinliğini, kurumsallaşmış olmasını, üyeleriyle güçlü bağlarının olup olmadığını, süreç yürütebilme kabiliyetini dikkate alıyoruz. Bugüne kadar yaptığı çalışmalarda kamu yararını gözeten ve kente değer katan kuruluşları tercih ediyoruz.

Farklı toplumsal sınıfların ve dezavantajlı grupların yereldeki ihtiyaçlarını karşılamak için bölgenizdeki sivil toplum kuruluşlarından destek alıyor musunuz? Yerel yönetişimi güçlendirmek amacıyla bölgenizdeki sivil toplum kuruluşlarını karar alma mekanizmalarınıza dahil ediyor musunuz?
MUSTAFA İDUĞ: Dezavantajlı gruplara yönelik çalışmalarımıza sivil toplum kuruluşlarını dahil etmeye çalışıyoruz. Yerel yönetimlerle sivil toplum kuruluşları arasında kurulacak bağ oldukça önemli. Biz, Cevdet İnci Vakfı’yla yaptığımız çalışmayla bunu sağlamaya çalışıyoruz. BM Göç Kuruluşu’yla işbirliği yapıyoruz. Mültecilerin, göçmenlerin, geçici koruma altındakilerin ve Türk vatandaşlarının yararlanması amacıyla geniş kapsamlı çalışmalar yapıyoruz. Dezavantajlı iki mahallede bilgisayar sınıfları açtık ve bilgisayar eğitimleri düzenledik. Dezavantajlı bölgelerde açtığımız Çocuk Aktivite Merkezi’nin iç mekân düzenlemesini Kivanis Kulübü’yle birlikte yaptık. Stratejik planımızı oluştururken sivil toplum kuruluşlarından destek aldık. Anketler ve görüşmeler aracılığıyla süreci ve çalışmaları takip ediyoruz. Pandemi öncesinde bir çalıştay düzenledik, hedeflerimizi ve planlarımızı birlikte değerlendirdik. Odak grup çalışmalarıyla gelişim aşamalarını da düzenli olarak takip ediyoruz.

Sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği sürecinde ve ortak çalışmalarda karşılaştığınız sorunlar var mı? Varsa, bu sorunların çözümüne yönelik önerileriniz nelerdir?
MUSTAFA İDUĞ: Sivil toplum kuruluşlarının en önemli sorunu, kurumsal kapasitelerinin zayıf olması. Sivil toplum kuruluşu yerleşkesi kurmak istememizin temel nedenlerinden biri de eğitim çalışmalarıyla hem kuruluşların kurumsal kapasitesini artırmak hem de kurumsallaşmaya destek olmak. Öte yandan, sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerine liderlik ve yönetim konusunda eğitim vermeyi planlıyoruz. Bu eğitimlerin de kurumsal kapasiteye destek olacağına inanıyoruz.