"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Killik: “Türkiye’nin genç bir siyaset anlayışına ihtiyacı var”

  • 21 Mart 2022
CHP Gençlik Kolları Başkanı Gençosman Killik Belediye Gazetesi’ne fikirlerini aktardı.

Genç bir siyasetçisiniz. CHP Gençlik Kolları’nın başkanısınız. Genç yaşta siyasete girme nedeniniz neydi? Siyasetteki hedeflerinizden bahseder misiniz?
GENÇOSMAN KİLLİK:
Küçük yaşlardan beri tarihe ve siyasete ilgi duyuyordum. Düşüncelerimin olgunlaşması, lise çağıma denk geliyor. Aslında solcu olmamın hikâyesi de biraz kötü bir ders yılı geçirmemin ardından yaz aylarında ailemin beni sanayiye çırak olarak vermesiyle başladı. İnsanları gözlemleyebildiğim bir dönem oldu benim için. Sanayide beraber çalıştığım insanlara baktığımda, işbaşı yapmak için sabah yedide evden çıkan, akşamüstü beş-altı gibi işi bitmesine rağmen daha fazla kazanabilmek için gece on bire kadar mesaiye kalan insanların işten çıkması ve eve gitmesi gece yarısını buluyordu. Bu döngü devam ediyordu ve karşılığında sadece yaşamlarını sürdürebilecek, çocuklarının belli başlı ihtiyaçlarını karşılayabilecek kadar para kazanabiliyorlardı. Bende solculuk, bu durumun tespitiyle filizlendi. Bu insanlar, hiçbir sosyal hayatları olmadan sadece çalışmak için dünyaya gelmiş olamazdı. Birinin bu sistemi, düzeni değiştirmesi gerekiyordu. Lise döneminde okuduğum yazarlar, yaz aylarındaki bu çalışma ortamı benim dünyaya bakışımı belirledi diyebilirim. Sonra, üniversite yıllarında öğrenci topluluklarında yer aldım ve CHP’ye üye oldum. Siyasetteki hedeflerim de bu yıllarda şekillendi. “Siyaset bana ne katar?” düşüncesiyle değil, “Üstlendiğimiz görevlere ve pozisyonlara biz ne katabiliriz?” düşüncesiyle hareket ediyorum. Kişisel makam beklentileri yerine sistemi ve dünyayı değiştirebilecek bir mücadelenin peşindeyim.

Türkiye’de gençlerin yaşadığı sorunlar, ülkenin siyasi ikliminden, ekonomik istikrarsızlığından, merkezî yönetimin otoriter kararlarından, kutuplaştırıcı siyaset anlayışından doğrudan etkileniyor ve derinleşiyor. Gençlik politikalarında sizce nelere dikkat edilmeli? Eşit, adil, kapsayıcı ve katılımcı gençlik politikaları hangi kriterler doğrultusunda oluşturulmalı?
GENÇOSMAN KİLLİK:
Biz gençler, diğer kuşaklara göre dünyayı daha yakından takip edebiliyoruz. Dünyadaki akranlarımızın hangi şartlarda yaşadığını ve hangi imkânlara sahip olduğunu rahatlıkla görebiliyoruz. Aslında her seferinde bu örneği veriyorum: Biz, akıllı telefon veya oyun konsolu almak istediğimizde çok ağır borçların altına giriyoruz. Oysaki dünyadaki yaşıtlarımız, bir-iki haftalık harçlıklarıyla bunları satın alabiliyor. Dünyadaki bu refah seviyesini yakalayabilmemiz gerekiyor. Bizden üst kuşakların “Bizim zamanımızda bu imkânlar yoktu, sizin her türlü olanağınız mevcut,” söylemleri ne yazık ki gerçeği yansıtmıyor. Sadece maddi durumlar değil elbette. Özgürlükler, gençlerin yönetime katılabilmesi, eğitimdeki fırsat eşitliği, liyakat temelli yaklaşım vb. konularda da dünya liginde çok geri sıralardayız. Gençlerin taleplerine kulak tıkayanlar tarafından yönetiliyoruz. Sorunları ancak o sorunları yaşayanları muhatap alarak çözebiliriz. Biz gençler, bizimle ilgili alınan kararların sürecine dahil olmak istiyoruz.

Genç işsizliği, yoksulluğu, liyakatten uzak istihdam politikaları ve eğitim sistemindeki yapısal sıkıntılar nedeniyle gençlerin büyük çoğunluğu Türkiye’de yaşamak istemiyor. Güvenceli iş, özgürlükler ve eğitim bağlamında gençlerin Türkiye’de kalmasını sağlamak amacıyla sizce neler yapılmalı?
GENÇOSMAN KİLLİK:
Biraz önce bahsettiğim konular, gençlerin Türkiye’de yaşamak istememesinin başlıca nedenleri. Sadece gençlere değil, toplumun büyük bir kesimine de kulak verilmiyor. Hekimlere söylenen “Gidiyorlarsa, gitsinler,” sözü, bu zihniyetin bir özeti aslında. Gençlerin gelecekle ilgili umutları karartılıyor. Bu umutsuzluk, nitelikli birçok gencin ülkeden ayrılmasına sebep oluyor. Gençler, düşündüklerini bile özgürce ifade edemiyor. Bir tweet yüzünden ya troll orduları tarafından linç ediliyorlar ya da bir sabah emniyete götürülüyorlar. Özgürlük ortamı sağlanmadan bu karanlık bulutları dağıtmamız mümkün değil.

CHP’nin “Gençlik Garantisi Programı” kapsamında hangi uygulamalar hayata geçirilecek? Türkiye’de gençlerin adalet, eşitlik, demokrasi, düşünce özgürlüğü, liyakat dahilindeki tüm toplumsal taleplerini karşılamak için nasıl bir süreç izlenecek?
GENÇOSMAN KİLLİK:
Yapılacak ilk genel seçimde gençlerin sandıktaki büyük oy potansiyeli, siyasette gençlerin daha fazla gündem olmasına neden oluyor. CHP, gençleri dinleyen ve anlayan bir parti. Bu ülkede gençlerin tekrar umut olması için çözüm üretiyoruz. Bu kapsamda,  iktidara geldiğimizde hayata geçireceğimiz “Gençlik Garantisi Programı”, 30 yaş altı yükseköğrenim mezunu gençleri de, üretim ve istihdama yönelik iş garantili, yatılı teknoloji liselerini de içinde barından bir çözüm programı. Bu programla YÖK’ün kaldırılması, üniversitelerde mali, idari ve bilimsel özerkliğin sağlanması, kamuda mülakatın kaldırılması, torpilin değil, liyakatin esas alınmasını sağlayacak bir sistem hedefliyoruz. Kısacası, nitelikli gençlerimizi kimseye kaptırmayacağız. Çünkü biz, tüm enerjimizle, bilgi ve birikimimizle bu ülkeye ve yaşadığımız topluma hizmet etmek istiyoruz.

Yerel yönetimler, gençlik politikalarını oluştururken nelere dikkat etmeli? Gençleri yerel karar alma mekanizmalarına dahil etmek için hangi unsurlar göz önünde tutulmalı?
GENÇOSMAN KİLLİK:
Yerel yönetimler, sosyal hayatımıza en hızlı ve etkili şekilde dokunabilecek yönetim birimleri. Yerel yönetimlerin politika geliştirebileceği konuları sınırlamak gerçekten çok zor. Örneğin, sanattan, iklim değişikliğine, spordan istihdama, dezavantajlı bireylerden bağımlılıkla mücadeleye kadar tek tek sayamayacağım her konuda politika üretiyorlar. Üzerimize yapıştırılmaya çalışılan “Bunlar ülkeyi yönetemez,” algısının belediyelerimizin başarılarıyla kırıldığına hep birlikte şahit oluyoruz. Yürütülen süreçlere toplumun en dinamik kesimi olan gençlerin de dahil edilmesi gerekiyor. Çünkü gençlik politikalarında, karar alma mekanizmalarında gençlerin yer alması, bu politikaların uygulanması, devamlılığı ve geçerliliği açısından da önemli. Ne eğitimde ne de istihdamda yer alan gençlerle ilgili politikaların da üretilmesi gerekiyor. Çünkü bu kategoride yer alan gençler, toplumsal istikrarsızlık, uyum problemleri, suç oranlarının artması, sosyo-ekonomik zorluklar ve sosyal dışlanma gibi birçok sorun nedeniyle uzun vadede daha kırılgan ve yüksek risk içeren bir profile sahip oluyor. Asıl önemli olan, umuttur. Umudu yitirmemek bizi güneşli, güzel günlere ulaştıracak. Gençlerdeki gelecek kaygısını konu edinen araştırmalara göre gençlerin neredeyse tamamına yakını “bir tanıdığı olmadan Türkiye’de iş bulmanın zor olduğunu” düşündüğünü, yarısından fazlası da “Türkiye’de iyi eğitim alanların iyi yaşam sürdüğü” fikrine katılmadığını söylüyor. Yerel yönetimlerimizle, partimizin politikalarıyla bu kara bulutları dağıtacağız. AKP, reflekslerini kaybetmiş, yaşlı bir iktidar. Bizim heyecanımız var, Türkiye’nin daha genç bir iktidara ihtiyacı var. Biz hazırız. Geliyor gelmekte olan.


Önerilen Haberler