YÜKLENİYOR
Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin Belediye Gazetesi’ne düşüncelerini aktardı.
Belediyenizin çocuklara yönelik hizmetlerinden bahseder misiniz? Belediyeniz bünyesinde “Çocuk Merkezi”, “Çocuk Meclisi” gibi mekanizmalar oluşturdunuz mu?
MUAMMER KESKİN: Belediyemiz bünyesindeki Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü, 2021 yılında yönetmeliğini düzenledi. Hak gruplarının ihtiyaçlarını daha özellikli ve gerçekçi hizmetlerle karşılayabilmek, politika ve uygulamaların birbiriyle entegre olmasını kolaylaştırmak için Eşitlik Birimi, Engelli Koordinasyon Merkezi, Göç Birimi, Gerontolojik Hizmetler Birimi, Kadın Çalışmaları Birimi, Gençlik Çalışmaları Birimi ve Çocuk Çalışmaları Birimi kuruldu. Çocuk çalışmalarının koordineli ve kapsayıcı olmasını sağlayan bu uygulamayla 0-14 yaş arasındaki çocukların da belediye hizmetlerinden nasıl yararlanabileceği planlandı. Şişli Belediyesi’ne bağlı Çocuk Merkezi olmasa da, Mahalle Evleri’nde çocuklar için faaliyetler yürütülüyor. Bilim Evleri, ilkokul ve ortaokul çocuklarının akademik başarısını desteklemek, Oyun Kitaplığı da 0-8 yaş arasındaki çocukların sosyalleşmesine katkı sağlamak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor.
Bilim Evleri: Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan programları temel alıyor. 9-14 yaş arasındaki çocuklara Türkçe, fen bilimleri, İngilizce ve matematik derslerinde uzaktan eğitim modülüyle veya sınıf ortamı eğitimleriyle destek oluyor. Alan gezileri, deneyler, sanatsal ve sosyal aktivitelerle çocukların gelişimini her açıdan desteklemek hedefleniyor.
Oyun Kitaplığı: 0-8 yaş arasındaki çocukların okul öncesi ve sonrası eğitimine katkıda bulunuyor. Çocukların sosyalleşerek, deneyerek, gözlemleyerek, hissederek ve keşfederek öğrenmesi, küçük yaşta okuma alışkanlığı kazanması hedefleniyor. Oyun alanlarında gönüllü velilerle oyun kitaplığı öğretmenleri işbirliğiyle yaratıcı okuma, masal, sanat, duyusal oyunlar, ritim, doğa ve mutfak atölyesi düzenleniyor.
Şişli95: Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (BÜPAM) işbirliğiyle Aile Rehberliği Programı uygulanıyor. Hamilelik sürecinde başlayan ve bebeğin üç yaşına kadar devam eden ev ziyaretleriyle anne-bebek ilişkisini, ruh sağlığını destekleyen, sağlıklı beslenmeye ilişkin bilgi program 2022 yılında başladı.
5-6 yaşındaki çocuklar için belediyemizin Kreş ve Gündüz Bakımevi Müdürlüğü’ne bağlı sekiz kreş hizmet veriyor. Kreşlerde, çocukların öz bakım, fiziksel, zihinsel, sosyal, ahlaki, duygusal beceri ve yeteneklerinin en üst seviyeye çıkarılması hedefleniyor. Gençlik ve Spor Müdürlüğü, çocuklar için spor ve yüzme kursları düzenlemeye devam ediyor. Kültür Müdürlüğü, özellikle tatil dönemlerinde Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde çocuk oyunlarının sahnelenmesi için çalışmalarını sürdürüyor.
Çocuk bakımı, okul öncesi eğitim, rehberlik, psiko-sosyal destek, serbest zaman merkezi ve faaliyetleri kapsamında hangi hizmetleri hayata geçirdiniz? Sivil toplum kuruluşlarıyla, çocuk dernekleriyle ve ailelerle işbirliği yapıyor musunuz?
MUAMMER KESKİN: Belediyemizin Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü’ne bağlı olarak çalışan iki çocuk psikoloğu, Komşu Masa aracılığıyla gelen talepler doğrultusunda hem çocuklara hem de ailelere hizmet veriyor. Kaptanpaşa Mahallesi’ndeki çok dilli Kadın Danışma Merkezi sadece kadınlara değil, çocuklara da psikolojik destek ve danışmanlık hizmeti sunuyor. Müdürlüğümüz bünyesinde 4-6 yaş arasındaki çocuklar için mini oyun atölyeleri düzenleniyor. Çocuklara yönelik hizmetlerde sivil toplum kuruluşlarıyla da işbirliği (YÖRET Vakfı’yla “Vurma Konuş”, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği’yle “Çocukların Bedensel Söz Hakkı”, AÇEV’le “Baba Destek”, Boğaziçi Üniversitesi ve TOHAD’la “Çocuğun Sesi Ortaklık Ağı”) yapıyoruz. Robert Koleji, Bilgi Üniversitesi ÇOÇA, UNICEF, TBB, Şehir Dedektifi, Garaj Dance, TOG Vakfı, BUSOS ve YÖRET Vakfı işbirliği yaptığımız kurum ve kuruluşlardır. TOG Vakfı’yla “Oyun Eve Sığar”, Robert Koleji’yle “Şarkılar Devam Etsin”, Garaj Dance işbirliğiyle “Çocuk Dans Atölyesi”, YÖRET Vakfı’yla “Şiddetsiz Toplum: Çocuklarla Rüzgâr Gülü Atölyesi, BUSOS’la “Erken Çocukluk Dil Gelişimi” atölyeleri düzenledik. Şişli Kent Konseyi’ne bağlı olarak kurulan Çocuk Meclisi, 2018-2020 yılları arasında aktif olsa da, çocuk katılımı konusunda çocukları destekleyen uzmanlar ve sivil toplum kuruluşları olmadığı için çalışmalarına ara verdi.
Çocukların ihtiyaçları, beklentileri, oyun ve gelişim hakları doğrultusunda çocuk dostu kent oluşturmak amacıyla projeleriniz var mı? Çocuk dostu kentsel alan, mekân, sokak ve oyun alanı tasarımını nasıl yapıyorsunuz?
MUAMMER KESKİN: “Çocuk Dostu Sokak” uygulamamızdan bahsetmek isterim. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Planlama Ajansı, Bernard van Leer Vakfı, Superpool ve Global Designing Cities Initiative desteğiyle hayata geçirdiğimiz bu uygulamayla Şişli’de belli aralıklarla sokakları trafiğe kapatıyoruz. Çocukların oyun hakkı için çok önemli olduğunu düşündüğümüz uygulama sayesinde ilçemizde yapmamız gereken değişiklikler konusunda da bilgi alıyoruz. İş sektörü açısından Şişli’nin bir yerleşke olması nedeniyle alan yetersizliğini “oyunbüs” uygulamasıyla gidermeye çalışıyoruz. Şişli’deki parklarda gezici olarak hizmet veren oyunbüsler, kullanılamayacak durumdaki otobüslerin dönüştürülmesiyle hazırlandı. 0-8 yaş arasındaki çocukların ve bakımverenlerin bir arada hizmet aldığı mobil merkezler şeklinde planlanan oyunbüslerde çocuklar için yaratıcı okuma, masal, sanat, duyusal oyunlar, ritim, doğa ve mutfak atölyeleri düzenleniyor. Oyun Kitaplığı ve Masal Evleri de çocuk dostu mekânlar olarak dizayn edildi.
Yerel yönetimlerde çocuklara yönelik hizmetlerin çeşitliliğini, güvenirliğini ve kalitesini artırmak için yapılan çalışmalar, bütçe ve mevzuat yeterli mi?
MUAMMER KESKİN: Yerel yönetimler, çocuk haklarını korumak ve etkili çalışmalar yapmak açısında önemli kurumlardır. Çocukları hemşeri olarak gören Belediyeler Kanunu, imzacısı olduğumuz Çocuk Hakları Sözleşmesi ve sürdürülebilir kalkınma amaçları, çocukların esenliği için belediyelere alan açıyor. Bütçe ve mevzuat, çocukların güvenliğini ve haklarını korumak için belediyelerin gerekeni yapmasını sağlıyor.
Ancak yetişkinlerin ve karar vericilerin çocuk algısı, bütçe yönetimini ve mevzuatın nasıl uygulanacağını etkiliyor. Çocukların oy kullanabilen bireyler olmaması, planlama sürecinde kimi zaman çocukların gözden kaçırılmasına neden oluyor. Bütçede neyin önceliklendirileceği, çocuğun bir birey mi yoksa ailenin bir parçası olarak mı görüleceği, çocuklara yönelik hizmetlere ayrılacak bütçe miktarını etkiliyor. Belediyeler, katılım hakkını odağa alarak veriyle çalışmalı. Çocuklar için neyin iyi olacağına çocuklarla birlikte karar verilmeli. Bu sayede bütçe daha etkin kullanılır ve kapsayıcı çalışmalar yapılır.
Çocuk haklarını korumak, çocukların maruz kaldığı şiddeti ve istismarı önlemek, çocuk yoksulluğunun etkilerini azaltmak, çocukları merkeze alan sosyal politikalar geliştirmek için yerel yönetimlerin alacağı inisiyatifler nelerdir?
MUAMMER KESKİN: Belediyeler, Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde yer alan dört temel ilke gereğince çocuk haklarını korumak, çocukların maruz kaldığı şiddeti ve istismarı önlemek, bu konu odağında politika geliştirmek için ayrımcılık yapmama, çocuğun üstün yararını gözetme, çocuğun varlığını ve gelişimini sürdürmesini destekleme sürecinden ve çocukların katılım hakkının hayata geçirilmesinden sorumludur. Bu bağlamda hizmetlerin bu dört temel değeri kapsaması gerekir. Bu doğrultuda belediyeler irade göstermelidir. Yasalar doğrultusunda başkandan başlayarak belediyenin müdürlüklerinde ve birimlerinde konuyla ilgili orta/uzun vadeli planlamalar yapılmalıdır. Çocuk Haklar Sözleşmesi, İnsan Hakları Beyannamesi başta olmak üzere yasal dayanaklar doğrultusunda stratejik planlara hizmet ve faaliyetler dahil edilmelidir. Bütçe, çocuk hakları kapsamında düzenlenmelidir. Maliyet hesabı yapılırken, çocuklara yönelik hizmetlerde harcanan para görünür olmalıdır, hesap verilebilir bir anlayış oluşturulmalıdır. Bu, bütçenin çocukların ihtiyaçlarını ne ölçüde karşıladığını anlamak ve öncelik verilecek harcamaları çocuk katılımıyla belirlemek anlamına da gelir. Çocuk haklarının hayata geçirilmesinde belediyelerin kapasitesi yeterli olmalıdır. Çalışan sayısı ve uzman istihdamı önemlidir. Belediye personelinin çocuk hakları konusundaki farkındalığı ve donanımı artırılmalıdır. Belediyelerde koordinasyon sağlanmalıdır. Müdürlükler ve birimler, konuyla ilgili çalışmalarını düzenlemek için yetkilendirilmelidir. Koordinasyondan sorumlu olan birimin çocuklara yönelik çalışmalarda iç ağları takip etme, planlama, düzenleme, destekleme yetkisi herkes tarafından bilinmelidir ve tanınmalıdır. Çocuk hakları konusunda paydaşlarla iletişim kurulmalı ve işbirliği yapılmalıdır. Çocuk haklarının hayata geçirilmesinde, hizmetlerin planlanmasında, personelin farkındalığının artırılmasında dış paydaşlarla işbirliği esastır. Belediyeler, çocuk haklarına dikkat çekmelidir, farkındalık oluşturmalıdır ve savunuculuk yapmalıdır. Çocuklar, şiddetten ve istismardan korunmalıdır. Çocuk katılımı sağlanmalıdır. Çocukların ihtiyaçları analiz edilmelidir, ihtiyaçlar doğrultusunda programlar ve hizmetler geliştirilmelidir. Çocuk hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği için savunuculuk faaliyetleri yapılmalıdır. Konuyla ilgili kamuoyunu bilgilendirecek çalışmalar yapılmalıdır. Biz, bu konuda sorumluluğumuzu yerine getirmek amacıyla Eşitlik Birimi’yle birlikte çalıştığımız Çocuk Hakları Politika Belgesi’ni yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacağız.