YÜKLENİYOR
Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem Belediye Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.
Belediyenizin kültür-sanat alanındaki çalışmalarından bahseder misiniz? Belediyeniz bünyesinde Kültür İşleri, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü gibi birimler var mı?
TURGAY ERDEM: En az yirmi yıldır Bursa’nın kültür-sanat gündemini belirliyoruz. Bu süreçte kültür-sanat alanında sağlam ve yaygın bir mekânsal altyapı oluşturduk. Kültürevleri, kütüphaneler, müzeler, restorasyonu tamamlanarak sanatçı evlerine dönüştürülen yapılar, sergi mekânları ve gençlik eğitim merkezleri, bütüncül kültürel planlamanın parçası oldu. Nilüfer’de tiyatrodan müziğe, edebiyattan kültürel miras çalışmalarına, sinemadan görsel sanatlara kadar birçok alanda her yaştan, her kesimden insanın katıldığı erişilebilir bir kültür dünyası yarattık. Uluslararası Müzik Festivali, Nilüfer Caz Tatili, Tiyatro Festivali, Yılın Yazarı gibi etkinliklerle yerel yönetimin gücünü aşan kitlesellikte, evrensel boyutu yakalayan buluşmalar gerçekleştirdik. Nilüfer Kent Tiyatrosu, kurulduğu günden bu yana repertuvarıyla, sahnesiyle, kadrosuyla ülke çapında önemli bir yer edindi. Her yıl on binlerce çocuk enstrüman eğitimi aldı, çocuklarla korolar, orkestralar kuruldu. Binlerce çocuğu baleyle, dramayla, resimle, dansla, edebiyatla tanıştırdık. Bütün bu çalışmaları gerçekleştirmek üzere belediyemiz bünyesinde Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, Kütüphane Müdürlüğü ve Tiyatro Müdürlüğü olmak üzere üç ayrı müdürlük bulunuyor.
Sürdürülebilir kültürel ve kentsel kalkınma kapsamında kültür-sanat etkinliklerini planlarken hangi kriterleri göz önünde tutuyorsunuz? Kültür-sanat etkinlikleri ve projeleri için ayrı bir bütçeniz var mı?
TURGAY ERDEM: Herkesin kültür-sanat hizmetlerine eşit şekilde ulaşabilmesi, popüler kültürün dışında alternatif yerel sanat üretimlerine ağırlık verilmesi, cinsiyet eşitliğinin göz önünde bulundurulması, gençlere alan açacak etkinliklere yer verilmesi, ekoloji, kır-kent ilişkisi, eğitim gibi konularda sorumluluk üstlenen projelere öncelik tanınması gibi kriterleri göz önünde bulunduruyoruz. Belediyemizin kültür alanında çalışan üç müdürlüğünün de ayrı bütçesi var.
İlçenizde kültürel gelişmeye katkıda bulunmak, ilçenizin kültürel değerlerini korumak için sivil toplum kuruluşlarıyla, derneklerle, sanat kurumlarıyla, ulusal/uluslararası kuruluşlarla, sanatçılarla, yazarlarla işbirliği yapıyor musunuz?
TURGAY ERDEM: Katılımcı yönetim anlayışıyla sivil toplum kuruluşlarıyla ortak projeler yapıyoruz. Dernekler için iki ayrı yerleşkeyi ilçemize kazandırdık. Bu yerleşkelerde yer alan kültür dernekleriyle yıl boyunca çok sayıda ortak etkinlik yapıyoruz. Ayrıca kırsal alandaki etkinliklere kadın derneklerini de dahil ediyoruz. İlçe merkezindeki festivallerde kadın derneklerine ücretsiz stant olanağı sağlıyoruz. Nilüfer’deki sivil hareketliliğin önemli bir bileşeni, kültür, sağlıklı çevre, ekoloji, hak eşitliği gibi alanlarda faaliyet gösteren Nilüfer Kent Konseyi ve konsey gönüllülerinden oluşan meclisler.
“Yılın Yazarı” projesiyle her yılı bir yazara armağan ediyoruz, yıl boyunca her yaştan vatandaşın katılacağı birçok etkinlik düzenliyoruz, kütüphane günleri, çocuk-yazar buluşmaları gerçekleştiriyoruz. Yazar, şair, çevirmen, akademisyen, editör ve araştırmacılar için belediyemiz bünyesinde iki yazar evi bulunuyor. Misi Köyü’ndeki Sanatçı Konaklama Programı kapsamında sanatçılar belli dönemlerde Sanatevi’nde kalıyor, köy çocuklarıyla atölyelerde buluşuyor. Her yıl düzenlenen Nilüfer Caz Festivali Avrupa Caz Ağı (EJN), ilçemizin müzeleri de International Council of Museums (ICOM) üyesi.
Kültürel belediyeciliği güçlendirmek için yerel yönetimlerin alması gereken inisiyatifler sizce nelerdir? Kültür-sanat politikalarına, çalışmalarına yönelik bütçe, mevzuat ve yasal düzenlemeler yeterli mi?
TURGAY ERDEM: Kentlerin ekonomik başarısıyla kültürel canlılık arasında doğrudan bir ilişki söz konusu. Bu nedenle kentin dinamiklerine uygun, sürdürülebilir ve bütünleşik kültür politikaları üretmek oldukça önemli. Kültürü hem toplumun hem de kentin dönüşümü, gelişimi için ana unsurlardan biri olarak görmek, bu kapsamda sağlam bir altyapı oluşturmak gerekiyor. Yerel yönetimler, kültür ekonomisi oluşturabilir. Kültür ekonomisi nitelikli insan kaynağı açısından da kıymetli. 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 41. maddesine göre belediyelerin stratejik plan hazırlama zorunluluğu var. Bu plan çerçevesinde bütçe belirlenir. Ancak kültür-sanat alanının farklı süreçleri olduğu için bütçe ve mevzuat yetersiz kalıyor. Alanın özgün koşullarına uygun çalışmalar yapılmalı.