YÜKLENİYOR
Siyasi iktidarın belediyelerimize yönelik hukuksuz politikalarını gündeme getirdikçe, bu politikaların müsebbibi olanlar telaşa kapılıyor. Geçen hafta da belediyelerimize haksız soruşturmalar açan İçişleri Bakanlığı’nın, hapis cezası alan Adalet ve Kalkınma Partili belediye başkanlarını nasıl koruduğunu kamuoyu gündemine taşıdık. Bundan rahatsız olan Süleyman Soylu, gerçek olmayan açıklamalarla kendini savunmaya çalıştı.
Siyasi iktidarın belediyelerimize yönelik hukuksuz politikalarını gündeme getirdikçe, bu politikaların müsebbibi olanlar telaşa kapılıyor. Geçen hafta da belediyelerimize haksız soruşturmalar açan İçişleri Bakanlığı’nın, hapis cezası alan Adalet ve Kalkınma Partili belediye başkanlarını nasıl koruduğunu kamuoyu gündemine taşıdık. Bundan rahatsız olan Süleyman Soylu, gerçek olmayan açıklamalarla kendini savunmaya çalıştı.
Adalet ve Kalkınma Partili Şırnak Uludere ve Hilal Belediye Başkanları, rüşvet ve ihaleye fesat karıştırmak suçlarından 6 Ocak 2022 tarihinde hapis cezası aldı. Şırnak 1. Ağır Ceza Mahkemesi de bu kişilerin görevden uzaklaştırılması için gereğinin yapılması konusunda İçişleri Bakanlığı’na bildirimde bulunulmasına karar verdi. Ancak aradan yedi ay geçmesine rağmen hiçbir işlem yapılmadı, başkanlar görevlerine devam ediyor.
İçişleri Bakanlığı, bunun bir “iftira” olduğunu ve böyle bir mahkeme kararının henüz kendilerine ulaşmadığını açıkladı. Aynı açıklamanın devamında Hilal Belediye Başkanı hakkında inceleme başlatıldığı, Uludere Belediye Başkanı’nın da göreve gelmeden önce suç işlediği belirtildi. Biz, mahkeme kararını kamuoyuyla paylaşınca, aylardır gizledikleri olay ortaya çıktı. Ortada iftira değil, hukuksuzluk olduğu herkes tarafından görüldü. Ayrıca görevinden önceki döneme ait kesin hapis cezası olan bir belediye başkanı görevine devam edemez. Dolayısıyla bakanlığın savunması çürümüştür.
Süleyman Soylu, bir video yayınladı, bu hukuksuzluğun üstünü örtmeye çalıştı. İçişleri Bakanlığı’nda CHP’li belediyelerin soruşturulması için özel bir birim kurulmadığını, haksızlık yapmadıklarını açıklamaya çabaladı. Deyim yerindeyse, kendini aklamak için millete masallar anlattı. Süleyman Soylu’ya şunları soruyoruz:
Vatandaşların belediyelerimize yaptığı bağışlara pandemi döneminde el koyan ve bu bağışları hâlâ iade etmeyen sen değil misin? İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde 557 terörist var iftirasını atıp, binlerce çalışanı zan altında bırakan sen değil misin? Şırnak’ta hapis cezası alan iktidar belediyelerini koruyan sen değil misin? Yalova’da seçilmiş belediye başkanımızı hiçbir delil olmadan görevden alan, mahkemede aklanmasına rağmen hâlâ görevine iade etmeyen sen değil misin? Ceyhan’da seçilmiş belediye başkanımıza kumpas kurulduğu mahkemede ispat edilmesine rağmen görevine iade etmeyen sen değil misin? Çan’da, Menderes’te belediye başkanlarımızı mahkeme kararı olmaksızın görevden alan sen değil misin? Evrak istemek için birçok belediyemize 50 polisle baskın yaptıran sen değil misin?
Bunlar, hukuksuz uygulamaların sadece birkaçı…
Bunları yapan İçişleri Bakanı’nın ne olduğunu biz de biliyoruz, milletimiz de gayet iyi biliyor. Bakanlığı kullanarak belediyelerimize operasyon düzenlediğini, belediyelerimizin üzerinde baskı kurmaya çalıştığını herkes biliyor. Ama şunu unutma, asla başaramayacaksın. Bu hukuksuz uygulamaların hesabını günü geldiğinde vereceksin.