YÜKLENİYOR
Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt Belediye Gazetesi’ne görüşlerini aktardı.
Yerel demokrasiyi ve demokratik yerel yönetim anlayışını güçlendirmek için yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz? Demokratik değerler doğrultusunda belediyeniz bünyesinde hangi yönetsel birimleri oluşturdunuz?
KEMAL DENİZ BOZKURT: Göreve geldiğimiz günden bu yana kurduğumuz birimlerle her vatandaşa eşit hizmet anlayışıyla hareket ediyoruz. Bu kapsamda ilçemizdeki sivil toplum kuruluşlarıyla, derneklerle, muhtarlarla iletişim hâlindeyiz. Belediyemizin Halkla İlişkiler Müdürlüğü bünyesinde kurduğumuz gezici ekipler, sahada yapılan çalışmaları takip ediyor, derneklerden ve sivil toplum kuruluşlarından gelen talep ve şikâyetleri ilgili birimlere iletiyor, sorunların çözülmesi için aracı oluyor. Onların fikirlerini ve önerilerini önemsiyor, gelen öneriler doğrultusunda çalışma planımızı güncelliyoruz.
Demokrasinin insan hakları, katılım, temsil, çoğulculuk ve müzakere ilkeleri bağlamında sivil toplum kuruluşlarıyla, demokratik kitle örgütleriyle, kent konseyleriyle ortak çalışmalar yapıyor musunuz? İşbirliği süreçlerinde herhangi bir zorluk yaşanıyor mu?
KEMAL DENİZ BOZKURT: İlçemizdeki sivil toplum kuruluşlarıyla, Esenyurt Kent Konseyi’yle ortak çalışmalar yapıyoruz. Esenyurt Kent Konseyi bünyesinde oluşturulan Gençlik, Kadın, Engelli ve Çocuk Meclisi gibi örgütlenmeler sayesinde vatandaşlar, projelerimizden ve çalışmalarımızdan haberdar oluyor. Hangi faaliyetten nasıl yararlanabilecekleri konusunda vatandaşları bilgilendiriyoruz. Önemli gün ve haftalarda etkinlikleri bu kuruluşlarla koordineli organize ediyoruz. İlçemizde yapılacak çalışmalarla ilgili fikir alışverişinde bulunuyoruz, ortak karar alıyoruz.
Yerel siyasetin gelişmesini ve demokratikleşmesini sekteye uğratan faktörler, toplumsal sorun alanları var mı? Varsa, çözüm önerileriniz nelerdir?
KEMAL DENİZ BOZKURT: Ülkemizde yerel siyasetin önünde birçok engel bulunuyor. Öncelikle merkezî yönetimin yerel yönetimler üzerindeki vesayetinin kaldırılması gerekiyor. Yerel yönetimlerin işlerlik kazanması için merkezî yönetim sorumluluğundaki eksikliklerin tamamlanması ve kaynak eksikliğinin giderilmesi lazım. Aynı zamanda “Siyasi Partiler Yasası” ve “Yerel Yönetimler Yasası” çıkarılmalı. Siyasi Partiler Yasası’yla yerelde demokrasinin güçlendirilmesi, Yerel Yönetimler Yasası’yla da yerel yönetimlerin bütçe gelirlerinin yerel lehine değiştirilmesi ve kaynak kullanımına ilişkin mevzuat kısıtlamalarının yerel ihtiyaçlar doğrultusunda ortadan kaldırılması sağlanacaktır.
Yerel demokrasiyi güvence altına almak, demokratik yerel siyasetin önündeki zorlukları ortadan kaldırmak için yasal düzenlemelerin ve mevzuat değişikliğinin kapsamı nasıl olmalı?
KEMAL DENİZ BOZKURT: Güçlü, özerk bir mali ve idari yapıyla Türkiye’de yerel yönetimler gelişebilir. Yerel yönetimlerde hizmet kalitesini geliştirmek ve demokratikleşmeyi sağlayabilmek için merkezî yönetimin vesayet yetkisinin kötüye kullanılmasının önüne geçecek idari ve hukuki mekanizmaların oluşturulması gerekiyor. Çünkü hizmetin yerindenliği ve ihtiyaca uygun çözümler için mali ve idari açıdan özerk yapılara ihtiyacımız var. Mali ve idari özerklikle birlikte vergi yetkisinden tutun, birçok farklı kalemde merkezî idarenin baskın duruşu yerel yönetimler lehine evrilecektir. Böylece yerel yönetimlerin hizmetleri vatandaşlara daha hızlı ulaşacaktır ve yönetimdeki aksaklıklar giderilecektir.