YÜKLENİYOR
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç Belediye Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulundu.
Belediyenizin sosyal yaşam hizmetlerinden (sosyal tesisler, yaşam merkezleri ve mekânları, rekreasyon alanları, yeşil alanlar vb.) bahseder misiniz? Kentsel yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla hangi projeleri hayata geçirdiniz?
AHMET ATAÇ: İlçemizde yaşayan vatandaşların yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla sosyal tesislerin ve parkların sayısını artırmaya devam ediyoruz. Kırsal mahallelere eşit ve adil hizmet sunmak için çalışmalar yapıyoruz. 28 Belde Evi’yle 13 Deneyimli Kafe’yi hizmete sunduk. Bu merkezlerin tamamında eğitim çalışmaları, spor faaliyetleri ve aktiviteler düzenliyoruz. Öte yandan, 500’ün üzerinde yeşil alan ve parkla ilçemizde kişi başına düşen yeşil alan miktarı 10.08 metrekare. Ülke ortalamasına kıyasla, bu oranlar örnek bir noktadayız. Her projemizin, çalışmamızın, etkinliğimizin odak noktasında insan yer alsın istiyoruz. Örneğin, bu yıl Uluslararası Eskişehir Pişmiş Toprak Sempozyumu’nun 15.’sini düzenledik, sempozyuma dünya çapında sanatçılar katıldı. Ancak biz bu organizasyona sadece sanat olarak bakmıyoruz. Sempozyumu, Eskişehirlileri de dahil edecek şekilde düzenliyoruz. Sosyal yaşam mekânlarında sanatçıları ve vatandaşları bir araya getiriyoruz.
Yaşam mekânlarını planlarken ilçenizin ortak kültürel değerlerini göz önünde bulunduruyor musunuz? Yurttaşların sosyalleşmesi, sağlıklı ve dengeli bir kentsel çevrenin oluşturulması, sosyal bağların güçlendirilmesi, kentsel mutluluğun tesis edilmesi amacıyla yaptığınız çalışmalar nelerdir?
AHMET ATAÇ: 1999 yılında göreve geldiğimde Tepebaşı’nda spor sahası yoktu. Bugün sadece Mustafa Kemal Atatürk Spor Tesisleri’ni yılda 25.000 kişi kullanıyor. Yunus Emre Spor Tesisleri’nden ise, yılda yaklaşık 10.000 kişi yararlanıyor. Çevre illerden gelen sporcular jimnastik salonunu kullanıyor. Öte yandan, ilçemizin farklı noktalarındaki 40’dan fazla merkezde spor eğitimleri ve faaliyetleri düzenliyoruz. Mahalle sakinlerinin tamamı bu merkezlerde bir araya geliyor, sosyal bağlar ve birliktelik duygusu güçleniyor. Merkezlerdeki kurslar, sosyal yardım çalışmaları ve kültürel faaliyetler beğeni topluyor.
Özellikle dezavantajlı grupların sosyo-kültürel açıdan gelişmesine, sosyal yaşamda aktif olmasına yönelik mekânları/alanları fiziki ve fonksiyonel açıdan nasıl planlıyorsunuz? Planlama sürecine yurttaşları dahil ediyor musunuz?
AHMET ATAÇ: Dezavantajlı gruplara gösterdiğimiz hassasiyetle Türkiye’ye örnek bir kurumuz. Örneğin, Mustafa Kemal Atatürk Spor Tesisleri Su Sporları Merkezi’nden her yaştan vatandaş yararlanabiliyor. Merkezin kapıları engelli vatandaşlara da sonuna kadar açıktır. Merkezdeki yüzme havuzundan engelli vatandaşların yararlanması için su asansörü hizmet veriyor. Bu asansör sayesinde fiziksel engelli bir birey rahatlıkla havuza girebiliyor. 2022 yaz döneminde 120 engelli birey merkezden yararlandı.
Toplumsal Eşitlik Merkezi, Mayıs 2022 itibarıyla hizmet vermeye başladı. Toplumsal Eşitlik Merkezi’nde toplantılar ve atölyeler düzenleniyor, farkındalık oluşturacak çalışmalar yapılıyor, yetkin bir kadroyla hizmet sunuluyor. Tepebaşı Belediyesi Engelliler Sosyal Yaşam Merkezi, zihinsel açıdan zorluk yaşayan bireylerin günlük yaşama adaptasyonunu artırmak amacıyla çalışmalarını sürdürüyor. 2009 yılından bu yana faaliyet gösteren merkezde, öz bakım ve günlük yaşam becerileri, akademik dersler, sanat eğitimi, ritim, drama, spor, halk oyunları gibi alanlarda ücretsiz eğitimler veriliyor. Merkezde eğitim alan, zihinsel açıdan zorluk yaşayan 18-70 yaş arasındaki 24 bireyin ulaşımı da eğitmen eşliğinde tarafımızdan karşılanıyor. Engelliler Koordinasyon Merkezi, Engelliler Montaj Atölyesi ve Engelliler Sosyal Yaşam Merkezi gibi merkezleri fonksiyonel açıdan planlarken sivil toplum kuruluşlarıyla iletişim kuruyor. Bu sayede talep ve istekleri karşılıyoruz.
Sosyal yaşam hizmetlerine ilişkin çalışmalarınızda ve projelerinizde bütçe, mevzuat, kaynak, alan/mekân tahsisi açısından zorluklarla karşılaşıyor musunuz? Karşılaşıyorsanız, çözüm önerileriniz nelerdir?
AHMET ATAÇ: Diğer alanlarda olduğu gibi, bu alanda da zorluklarla karşılaşıyoruz, ancak bu zorlukları aşmayı başarıyoruz. Sivil toplum kuruluşlarıyla, diğer kurumlarla işbirliği yaparak projelerimizi hayata geçiriyoruz. Sosyal yaşam hizmetlerinde günümüzün koşullarına uygun, işleri kolaylaştıracak düzenlemelere ihtiyaç olduğunu söylemeliyim.