YÜKLENİYOR
Başkan Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarıma yönelik çalışmalarını Belediye Gazetesi’ne anlattı:
Tarıma ilişkin çalışmalarımızı, Seferihisar Belediyesi’nin başkanı olduğum 2009 yılına dayandırmak yerinde olacaktır. O günden bu yana olgunlaştırarak uygulamaya koyduğumuz “Başka Bir Tarım Mümkün” anlayışı kapsamında 2019 yılından bugüne ve 2024 yılının sonrasına ilişkin temel hedefimiz aynı: Vatandaşların temiz, iyi ve adil gıdaya erişmesini, kuraklık ve yoksulla mücadele ederek sürdürülebilir kırsal kalkınmayı sağlamak. “Başka Bir Tarım Mümkün” diyerek çıktığımız bu yolda, öncelikle üreticileri desteklemeyi hedefledik. Tedarikten lojistiğe, ürün işlemeden depolamaya, satış pazarlamadan örgütlenme ve eğitime kadar her konuda üreticilerin yanında olduk. 2019 yılından itibaren aile işletmelerini desteklemek amacıyla verdiğimiz 4.000’e yakın küçükbaş hayvan, üreticilerin elinde çoğalarak 10.000’e ulaştı. İzmir’e yeniden kazandırdığımız mandaların sayısı 450’yi aştı. Üreticilere 2.300 tondan fazla yem desteği sağladık. Kooperatiflere süt tankı desteğinde bulunduk. Hayvan içme suyu göletleri yaptık, yapıyoruz. 1.018 üreticiye 5.528 arılı kovan ve ekipman hibe ettik.
“Mera İzmir” projesiyle İzmir’in çoban haritasını çıkardık. Projeyle, İzmir’de mera hayvancılığı yapan üreticiler, üreticilerin sahip olduğu hayvan sayısı ve ağılların konumu gibi bilgiler toplanarak bir harita oluşturuldu. Proje kapsamında 600 çobanla piyasanın üzerinde fiyatla süt alım anlaşması yaptık, çobanlara 3 milyon TL avans verdik ve süt alımına başladık. Yine piyasa fiyatının üzerinde et alımı da yaptık, üreticiyi rahatlattık. Yaş sebze-meyve kurutma, işleme ve boylama tesislerinin yanı sıra İzTarım A.Ş. bünyesinde süt fabrikası, mezbaha ve et işleme tesisleri kurduk, üreticilerden aldığımız ürünlerin katma değerini artırdık, işledik, “Halkın Bakkalı” aracılığıyla vatandaşlara sağlıklı ve güvenli gıda ulaştırma sürecinde önemli bir aşama kaydettik. Üreticilerden alınan süt ve et ürünleriyle bitkisel ürünlerin tamamı İzTarım A.Ş. tarafından işlenerek ambalajlı ürünlere dönüştürüldü ve “İzmirli” markasıyla satışa sunuldu. “İzmirli” markası, küçük üreticiler için ihracatın da kapısını araladı. “izmirliden.com” sitesinde satışa sunulan ürünlere “Halkın Bakkalı” mağazalarından da ulaşılabiliyor. “Halkın Bakkalı” mağazaları, “Halkın Kasabı” reyonlarıyla yenilendi.
Kooperatiflere ve ziraat odalarına traktörden kantara kadar her konuda destek verdik. Tarımsal tahmin ve erken uyarı sistemi kurduk, mobil uygulama aracılığıyla üreticileri teknolojiyle buluşturduk. Üreticilere fide ve fidan desteğinde bulunduk. Atalık tohumların ve yerel ürünlerin yaygınlaştırılması amacıyla Can Yücel Tohum Merkezi’ni kurduk. Üreticilere, karakılçık buğdayı, gambilya, mürdümük, saz çavdarı ve baklagil tohumu dağıttık. Bir avuç tohumla başladığımız karakılçık buğdayı serüveni bugün 12.000 dekarı aşan ve İzmir sınırlarının ötesine geçen bir alanda karşılığını buldu. Üreticileri ve tüketicileri aracısız buluşturan üretici pazarları kurduk. Organik atıkları kompost yaparak değerlendiriyor, kompost yapımını teşvik ederek eğitimler veriyoruz. Eğitim ve Ar-Ge çalışmalarımız için İzmir Tarımı Geliştirme Merkezi’ni kurduk. Doğru bitki besleme ve gübreleme konusunda üreticilere yardımcı olan toprak analizi laboratuvarıyla daha fazla sayıda üreticinin yanında olmaya devam ediyoruz. Efes–Mimas yolu, “Zeytin Barış” rotası, Efeler yolu, kırsal kalkınmanın bir aracı olan agro-turizme yönelik hayata geçirdiğimiz projelerimizden bazıları.
Önümüzdeki dönemde beklentimiz, uygulamaya koyduğumuz bu modelin tüm ülkeye yayılması. “İzmirli” markası, temiz, iyi ve adil gıdanın bir simgesi olarak dünyadaki yerini alacak.