YÜKLENİYOR
Başkan Alper Taşdelen, Çankaya Belediyesi’nin kentsel belleği korumaya yönelik çalışmalarını Belediye Gazetesi’ne anlattı:
Kentsel belleği korumaya yönelik ilk çalışmalarımız arasında Ankara Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle Sakarya Caddesi’nin yaya bölgesini ve Sakarya Meydanı’nı düzenlemek, Taş Ankara Heykeli yer alıyor. Sakarya Caddesi, her gün binlerce vatandaşın geçiş, dinlenme ve alışveriş güzergâhı konumunda. Zemin, peyzaj, oturma alanlarını düzenlemenin yanı sıra 1992 yılında Danimarkalı heykeltıraş Jørgen Haugen Sørensen tarafından yapılan Taş Ankara Heykeli’nin bakımını yaptık ve Sakarya Caddesi’nde yeni yerine yerleştirdik. Çankaya’nın simge eserleri arasında yer alan ve 1992 yılında heykeltıraş Metin Yurdanur’a yaptırılan Su Perilerinin Dansı/Balerinler Heykeli'ni de yenileyerek hizmete açtık. Kuğulu kavşağı altyapı çalışmaları sırasında hasar gören tesisatı ve su deposu tamamen yenilenen heykelin zemin havuzu da sökülerek yalıtımı yapıldı. Havuz aslına uygun olarak yeniden inşa edildi. Heykelin zarar gören fıskiyeleri ve aydınlatmaları yenilendi.
Ankara’da “ciğerin en geç bozulduğu yer” olarak anılan tepede 1886-1894 yılları arasında yaptırılan ve mülkiyeti belediyemize ait olan Abidin Paşa Köşkü’nü Millî Mücadele Müzesi’ne dönüştürüyoruz. Geçtiğimiz yıl restorasyon çalışmalarına başladığımız müzeyi, Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya geldiği 27 Aralık’ta hizmete açmayı planlıyoruz. Cumhuriyetin ilk yıllarında Türk ordusunun subay ihtiyacını karşılayan Sınıf-i Muhtelife Zabit Namzetleri Talimgâhı’na ev sahipliği yapan, Atatürk’ün bizzat ziyaret edip konuşma yapması açısından oldukça önemli olan Abidin Paşa Köşkü’nü Millî Mücadele Müzesi yaparak ülkemizin kurtuluş ve kuruluş tarihini gelecek nesillere aktarmayı amaçlıyoruz. Anıtkabir’e gelen her yabancı ziyaretçi, Millî Mücadele Müzesi’ni de ziyaret edecek. Abidinpaşa Köşkü, Ankara Sultanisi, Hamidiye Sanayi Mektebi ve Gureba Hastanesi gibi imparatorluğun son dönemlerinde Ankara’da yapılan eserlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Millî Mücadele sırasında genç subay ihtiyacını karşılamak üzere 1920 yılında Abidinpaşa Köşkü ve civarındaki barakalar, Sınıf-ı Muhtelife Zabit Namzetleri Talimgâhı’na dönüştürülüyor. 1933 tarihli bir arşiv belgesine göre Abidinpaşa Köşkü bu yıllarda orduya ait. Hatta burada bir gaz sığınağı yaptırılmaya çalışıldığı biliniyor.
Kent belleğini korumaya yönelik çalışmalara önem veriyoruz. Kentsel yaşam mekânı olan her çevre bileşeni, kent yaşamının önemli bir parçasıdır. Kent hafızasına sahip çıkmak, kentlere ait olma duygusunu ve sahip çıkma bilincini güçlendirir. Kent belleğini ve kimliğini korumaya yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz.