"Benim iki büyük eserim var; biri Türkiye Cumhuriyet'i diğeri Cumhuriyet Halk Partisi."

Ataç: “Afet yönetiminde her detayı düşündük”

  • 27 Şubat 2023
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç Belediye Gazetesi’ne “dirençli kentler” hakkındaki çalışmalarını aktardı.

Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen iki büyük depremin ardından “dirençli kentler” yeniden önem kazandı. İlçenizde doğal afetlerin etkilerini en aza indirmek için yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?

AHMET ATAÇ:
1999 yılında yaşanan Gölcük depremi ve ardından meydana gelen yıkıcı depremler, yerel ekipleri de büyük ölçüde etkiledi. Bu da bize, çalışmaların daha ziyade dışarıdan gelen ekiplerin bilgisi ve hazırlığı dahilinde şekillendiğini gösterdi. Bu nedenle afetlerin etkilerini en aza indirmek için üç aşamalı ve bölgesel planlar hazırlanmalı. Planlar, afet öncesi, afet ânı ve afet sonrası olmak üzere her aşamayı kapsamalı, her şehrin kardeş şehirleri, çalışma alanları ve riskli bölgeleri önceden belirlenmeli. Ben, önce hekimim, sonra belediye başkanıyım. Belediyede yaptığımız tüm çalışmalarda hekimlikten gelen iş alışkanlıklarımı harmanlarım. Koruyucu hekimlikte önleyici tedbirler çok önemli. Afet yönetimi de bu şekilde olmalı. Doğanın kurallarına uyulmalı, önlemler alınmalı, çözümler üretilmeli.

Afet öncesi denetim sürecini sıkı tutuyoruz. Hatta en fazla eleştirildiğimiz ve şikâyet aldığımız konu budur. Belediyemizin İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün çalışmaları, iskân ekibinin yaptığı kontroller ve yönetmeliklere bağlılığımızdan dolayı yıllardır eleştiriliyoruz. Ancak taviz vermiyoruz. İmar, insan hayatıyla ilgili. Afet ânında scada sistemlerinin devre dışı kalması ve olası ikinci afeti engellemesi de oldukça önemli. Afet sonrasında vatandaşların toplanma alanlarına ve güvenli bölgelere ulaştırılmasını, hasar tespitinin hızla yapılmasını ve yaraların bir an önce sarılmasını amaçlıyoruz. Belediyemizin Arama–Kurtarma Birimi’ne katılan arkadaşların eğitimleri AFAD ve sivil toplum kuruluşları tarafından (AKUT, GEA vb.) verildi, eğitimler belgelendirildi, birimdeki arkadaşlar ortak tatbikatlara katıldı. Kahramanmaraş merkezli depremlerin ilk saatlerinde yola çıkan arama kurtarma ekibimiz, birçok kurtarma çalışmasına katılarak AFAD’ a destek oldu.

Afet yönetimine ilişkin belediyenizde ayrı bir birim oluşturdunuz mu? Afet risklerine karşı kentsel direnci artırmak, fiziksel, ekolojik ve toplumsal açıdan kent planlamasının sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla eylem planı hazırladınız mı?

AHMET ATAÇ:
Belediyemiz bünyesinde “Arama-Kurtarma Birimi” kurduk. Birimde, iklim değişikliğinin neden olduğu afetleri de kapsayan eğitim seminerleri veriliyor. Gerek Belde Evleri’nde gerek İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü’nün desteğiyle okullarda afetlere hazırlık hakkında bilgilendirme eğitimleri veriyoruz. Kentsel dirençlilikte toplumsal katılım çok önemli. Bu nedenle toplumun her kesimini kapsayan eğitimleri sürdürmeyi ve gönüllü vatandaşlarla bir ağ kurmayı hedefliyoruz.  Bu konuda Tepebaşı Sağlıklı Kent Konseyi’nin de bir çalışması var. Geçtiğimiz yıllarda Eskişehir Teknik Üniversitesi’yle “Fay İzleme Projesi” yürüttük. Aktif fayları izlediğimiz beş noktada üniversiteye altyapı desteği sağlıyoruz. Akredite işlemleri ve binası tamamlandığında Afet Koordinasyon Merkezi’nde arama-kurtarma ekiplerini bir araya getirmeyi, işbirliği içinde hareket edecek bir yapı kurmayı hedefliyoruz. Eylem planı kapsamında kardeş belediyelerimizle bir çalışma planı hazırladık, veri paylaşımı da söz konusu. Hazırlık çalışmaları yaklaşık bir yıl önce başlamıştı. Kahramanmaraş depremi sonrasında çalışmalarımızın hız kazanacağını düşünüyorum.

Risk yönetimi, altyapının mekânsal planlaması, yeşil altyapı destek sistemleri, ulaşım sistemi, arazi kullanımı ve yenilenebilir enerji kaynakları kapsamında hangi uygulamaları hayata geçirdiniz? Bu konuda yeni projeleriniz var mı?

AHMET ATAÇ:
Afet planlarında en küçük detayı bile göz önünde bulunduruyoruz. Örneğin, engelli, özel gereksinimli veya dezavantajlı vatandaşlar için de bir afet planı oluşturulması gerektiğini düşündük. Bölgemizdeki yaklaşık 2.200 özel gereksinimli vatandaşı coğrafi bilgi sistemiyle konumlandırarak veri tabanı oluşturduk. Engel durumuna göre filtrelendirebildiğimiz bu çalışmayı afet anında açık veriye dönüştürebiliyoruz. Evinde yalnız yaşayan, tekerlekli sandalye kullanan, işitme engelli vatandaşları düşünün. Afet anında kaçmakta güçlük çekecek bu vatandaşlar için özel bir kurtarma ve tahliye planı oluşturulmalı. Ancak bu çalışmaların afet öncesinde yapılması gerekiyor. Biz bu konudaki makalemizi 2019 yılında AFAD’a da ilettik, çalışmamızın yaygınlaştırılması için özel çaba sarf ettik. Kahramanmaraş depremlerinde bu yöntem kullanıldı mı? Bilmiyorum. Kullanıldıysa kaç engelli vatandaş bu yöntemle kurtarıldı? Üzülerek belirtiyorum ki, biz o dönemde bölgedeydik. Bu konuyla ilgili ekiplerimizle bilgi paylaşılmadı. Arama-kurtarma ekipleri de bu konuyla ilgili bir çalışmaya rastlamadıklarını dile getirdi. Altyapı destek sistemleri kapsamında afet türleri arasında yer alan tarımsal felaketler için erken uyarı ve tahmin sistemini hayata geçirdik. İlçemizde yaklaşık 40 kırsal mahalle (köy) var. Bu mahallelerde yaşayan üreticiler ve çiftçiler için kurduğumuz sistem sayesinde sekiz genel veri içinde 10 detaylı veriyi anlık olarak izliyor ve kısa mesajla üreticiler ve çiftçilerle paylaşıyoruz. Yenilenebilir enerji konusunda da lider belediyelerden biri olduğumuzu çekinmeden söyleyebilirim. Yenilenebilir enerjiyle ilgili çalışmalara 2011 yılında belediyemizin hizmet binasıyla başladık. Tarımsal sulamada güneş enerjisi kullanıyoruz. LEED sertifikalı ilk kamu binası özelliğini taşıyan Mustafa Kemal Atatürk Su Sporları Merkezi’nin ve çiftçilere ücretsiz kullandırdığımız soğuk hava deposunun enerji ihtiyacını yenilenebilir enerji kaynaklarıyla sağlıyoruz. 1 MW’lık güneş enerjisi projesini de yakın zamanda hayata geçireceğiz.


Afet yönetimine yönelik çalışmalarınızda mevzuat, bütçe ve kaynak açısından zorluklarla karşılaştınız mı?

AHMET ATAÇ:
Elbette biz de birçok belediye gibi kendi yağıyla kavrulan bir belediyeyiz. Maalesef merkezî yönetimden gerekli desteği alamıyoruz. Daha ziyade hibeler sayesinde ayakta kalan ve çalışmalar yürüten bir belediyeyiz. Japon Büyükelçiliği’nin afet ve arama-kurtarma ekipmanı desteğine başvurduk. Afet yönetimine yönelik çalışmalar oldukça maliyetli, umarım başarılı oluruz.


Önerilen Haberler