YÜKLENİYOR
Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan “dirençli kentler” politikalarına ilişkin soruları Belediye Gazetesi’ne yanıtladı.
Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen iki büyük depremin ardından “dirençli kentler” yeniden önem kazandı. İlçenizde doğal afetlerin etkilerini en aza indirmek için yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
ŞENİZ DOĞAN: 6 Şubat 2023’te meydana gelen, Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen iki büyük depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa ve milletimize başsağlığı diliyorum. Ülkemiz büyük ve yıkıcı bir afet yaşıyor. Bu kadar yıkımın, daha da önemlisi bu kadar can kaybının en önemli nedenlerinden biri, bilimden uzak kalmak. Bilim insanlarının uyarılarını dikkate almadan gerçekleştirilen düzensiz ve dikkatsiz yapılaşma, denetimsizlik ve ihmalkârlık, büyük acılar yaşamamıza neden oluyor. Olası bir afet durumunda büyük acılar yaşamamak, can ve mal kayıplarını önlemek amacıyla gerekli tedbirleri alarak her türlü afete hazırlıklı olmak için ekip arkadaşlarımızla birlikte yoğun mesai harcıyoruz. Her şey, daha dirençli ve güvenli bir Merkezefendi için.
Denizli, depremlere tanıklık etmiş, birinci derece deprem riski olan bir kent. Yerel yönetimlerin en önemli sorumluluğu, vatandaşları sağlıklı ve güvenli bir ortamda yaşatabilmek. Bu bakış açısıyla ilçemizdeki olası bir doğal afete hazırlıklı olmak, hemşerilerimizin can sağlığını ve güvenliğini korumak zorundayız. Dirençli kent, sorunları çözebilecek, afetlerle mücadele edebilecek kapasitede olan bir kent demektir. Kentin her açıdan daha yaşanabilir, sürdürülebilir, dayanıklı, erişilebilir ve esnek olması gerektiğinin farkındayız, bu doğrultuda çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Afetlerin etkilerini en aza indirmek için zemin durumunu, nüfus yoğunluğunu, gelişmişlik düzeyini, altyapı ve üstyapıyı dikkate alarak mekânsal strateji belirliyoruz, çevre düzenlemesi ve imar planları yapıyoruz. Binaların ana taşıyıcı sistemlerinin mimari ve statik projelerine uygunluğunu kontrol ediyoruz. Zemin katlarında işyeri bulunan binaların ruhsat, kolon ve kiriş denetimine devam ediyoruz. Doğal afetler hakkında hemşerilerimizi bilgilendiriyor, seminerler ve konferanslar düzenliyoruz. Afetlerle mücadele sürecinde sivil toplum kuruluşlarıyla, dernekleriyle dirsek temasındayız.
Afet yönetimine ilişkin belediyenizde ayrı bir birim oluşturdunuz mu? Afet risklerine karşı kentsel direnci artırmak, fiziksel, ekolojik ve toplumsal açıdan kent planlamasının sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla eylem planı hazırladınız mı?
ŞENİZ DOĞAN: Belediyemiz bünyesinde afet acil durum ekibi var. Ekibimizi ve ekipmanımızı geliştiriyoruz. Sürdürülebilirlik, kaynakların nesiller arası aktarımının sağlanmasıdır. İleri dönük dirençli kent politikasının olmaması demek, afetler karşısında çaresiz kalmak demektir. Kentsel yaşam kalitesini artırarak, ilçemizin doğayla uyumunu sağlayarak, riskleri ortadan kaldırarak, yenilenebilir enerji kaynaklarını ve teknolojiyi kullanarak planlı bir ilçe yaratmak için çalışıyoruz. Deprem eylem planının ilk adımını geçtiğimiz günlerde attık. Alanında uzman bilim insanlarıyla bir araya geldik, depremi, Denizli’nin depremselliğini, mevcut yapıların deprem performansını değerlendirdiğimiz, hemşerilerimizi bilgilendirdiğimiz, depremden kaynaklı can ve mal kayıplarını önlemeye yönelik eylem planı toplantısını gerçekleştirdik. Eylem planını geliştirerek, vatandaşları bilgilendirmeye, eylem plan doğrultusunda çalışmalar yapmaya devam edeceğiz.
Risk yönetimi, altyapının mekânsal planlaması, yeşil altyapı destek sistemleri, ulaşım sistemi, arazi kullanımı ve yenilenebilir enerji kaynakları kapsamında hangi uygulamaları hayata geçirdiniz? Bu konuda yeni projeleriniz var mı?
ŞENİZ DOĞAN: Kentlerin büyümesi, doğal afetler, göçün ve nüfus artışının getirdiği sorunlar, kentler ve ilçeler için en önemli risklerdir. Olası riskleri azaltmak amacıyla risk yönetiminin doğru kurgulanması önem arz ediyor. Risklerin doğru tanımlanmasına, yönetilmesine ve yıkıcı etkileri en aza indirecek çözümlerin geliştirilmesine katkıda bulunacak çalışmalar planlıyoruz. Zayıf ve güçlü yönlerin analiz edilememesi, doğru planlanamaması ve iyi yönetilememesi, kentlerdeki sorunların temel nedenidir. Sorunları görmezden gelmek veya sorunlara yüzeysel bakmak, güçsüz kentler oluşturmaktır. İlçemizi güçlü ve dayanıklı kılmak için çalışıyoruz. Yeşil altyapıyı işlevsel olacak şekilde tasarlıyor ve yönetiyoruz. Yeşil alanlara önem veriyoruz. Göreve geldiğimiz günden bu yana ilçemizdeki yeşil alanları artırdık. Olası bir depreme karşı ilçemizdeki tesisleri ve yerleşim alanlarını doğru planlıyoruz, çevresel açıdan sürdürülebilir araziler seçiyoruz. Yenilenebilir enerji konusunda risk yönetiminin en önemli unsurunun veri ve analiz olduğunu biliyoruz, bu doğrultuda planlar geliştirmek üzere çalışmalar yapıyoruz.
Afet yönetimine yönelik çalışmalarınızda mevzuat, bütçe ve kaynak açısından zorluklarla karşılaştınız mı?
ŞENİZ DOĞAN: Ülkemizdeki ekonomik krizden yerel yönetimler de etkileniyor. Merkezî yönetimin politikaları nedeniyle zorluklar yaşasak da, belediyemizin bütçesini doğru kullanarak, yeni kaynaklar yaratarak, tasarrufa ve geri dönüşüme odaklanarak planlama yapıyor, projelerimizi bu anlayışla hayata geçiriyoruz. Önceliğimiz, hemşerilerimizin can sağlığı ve mal güvenliğidir. Bu nedenle sorumluluklarımızı yerine getiriyoruz. Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin yıkıcı etkilerinden gerekli dersleri aldık. Aynı acıyı tekrar yaşamamak için bütçemizi ve kaynaklarımızı kullanıyoruz. Vatandaşların hayatının söz konusu olduğu bir konuda hiçbir harcamadan kaçınmıyoruz, doğal afetlerle mücadelede gerekeni yapıyoruz. Dirençli ve dayanıklı kentler, daha mutlu, daha huzurlu ve daha güvenli toplum demektir. Daha dirençli ve güvenli bir Merkezefendi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.