YÜKLENİYOR
CHP Halkla İlişkiler ve Medyayla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut Belediye Gazetesi’nin sorularını yanıtladı.
2024 yerel seçim kampanyası nasıl hazırlandı? CHP’nin yerel seçim stratejisinin belirleyicileri nelerdir?
BURHANETTİN BULUT: Yerel seçim kampanyasında öncelikle partimizin Merkez Yönetim Kurulu’nda (MYK) ve Parti Meclisi’nde kampanyanın odaklarını, stratejilerini, fırsatlarını ve risklerini konuştuk. Bir çerçeve oluşturduk. Ardından, yerel seçim kampanyasında çalışacağımız ajanslar için bir özet hazırladık. Ne istediğimizi, nasıl bir seçim kampanyası yürüteceğimizi bütün hatlarıyla ortaya koyduk. Bu çerçevede, ajansların sunumlarını dinledik. Beklentilerimizi karşılayan, alanında uzman ajanslara konkur açtık ve kampanya çalışmalarımıza başladık. Yerel seçim stratejimizin temel belirleyicisi, toplum odaklı, halkçı belediyeciliği tüm Türkiye’ye yaymak. Herhangi bir zümreyi, grubu veya kimliği kayırmadan, eşit yurttaşlık anlayışıyla kamu yararını ve yurttaşların faydasını gözetmek önceliğimiz. Yerel seçim stratejimizde, toplumsal eşitsizlikleri azaltmak, yoksulluğu önlemek, eğitimi desteklemek, sağlık hizmetlerini iyileştirmek, barınma, temel gıdaya erişim ve ulaşım ihtiyacını gidermek, kent konforunu artırmak ve toplumsal katılımı teşvik etmek gibi konulara odaklandık. Bu konuların başında doğal afetlerle mücadele geliyor. Ülkemizin deprem gerçeği var. Cumhuriyet Halk Partisi’nin yönettiği kentlerde doğal afetlere dirençli ve güvenli kentler oluşturacağız. Bunu sandıkta partilerle değil, halkla birlikte Türkiye İttifakı’nı kurarak gerçekleştireceğiz.
Seçim kampanyası boyunca hangi çalışmalar yapılacak? Yerel siyasetin iletişim odağında önem taşıyan kampanya sürecinin ana teması nedir?
BURHANETTİN BULUT: Sahada, ulusal ve yerel medyada, dijital mecralarda aktif bir seçim kampanyası yürütüyoruz. İl mitingleriyle yetinmiyoruz, kritik ilçelerde mitingler ve halk buluşmaları düzenliyoruz. TBMM’nin tatile girmesiyle milletvekillerimizi görevlendireceğiz. İl, ilçe örgütlerimizle, milletvekillerimizle, Parti Meclisi üyelerimizle sahada olacağız. Amacımız, sadece belediye başkanlığını kazanmak değil, belediye meclislerinde de çoğunluğu sağlamak. Belediye meclisinde çoğunluğu sağladığımızda iktidarın engellerine takılmadan yurttaşlara daha rahat hizmet götüreceğiz. Risk ve fırsat analizi yaparak, fırsatın yüksek olduğu ya da riskin bulunduğu, kazanma çizgisinin hemen altında ve üstünde olduğumuz yerlere ağırlık vereceğiz. Reklam kampanyalarımızı ve yerel seçim beyannamemizi kentlerde ilan panolarına, TV’lere reklam olarak ve sosyal medyaya sponsorlu olarak gireceğiz. Yani hem sahada hem de dijitalde olacağız. Aday kadrolarımızda büyük bir devrim yaptık. Gençlere ve kadınlara öncelik verdik. Beş büyükşehrimizde ve beş ilimizde kadın belediye başkan adayı gösterdik. İzmir’de dokuz kadını adaylaştırdık. 1.127 adayımızdan 196’sı genç. 2024 yerel seçim kampanyamızı, “İşimiz Gücümüz Türkiye” sloganının üzerine kurduk. Aklımızda da, yüreğimizde de bir tek Türkiye var. Ülkemizin 81 ili, 922 ilçesi, beldesi ve en ücradaki köyü için tek bir görevimiz var: Ülkemizi 86 milyon yurttaşıyla güzel ve mutlu yarınlara taşımak. İşte bu yüzden tek işimiz, tek gücümüz Türkiye. Üstlendiğimiz görevi başarıyla yerine getirmek için gücümüzü Türkiye’den alıyoruz. Adana’daki Ahmet abiden, Ardahan’daki Ayşe teyzeden, Edirne’deki Osman amcadan, Eskişehir’deki Sibel kardeşimizden, köyünde mahsulünün bereketi için alınteri döken İdris dayıdan alıyoruz gücümüzü. Hepimizin tek bir sevdası var: Bu güzel toprakları, bu güzel insanları hak ettikleri refaha kavuşturmak. Bu slogan, yerelde de o ilin ya da ilçenin adıyla değişecek. Kendi seçim bölgem olduğu için Adana’dan örnek vereyim, “İşimiz Gücümüz Çukurova”, “İşimiz Gücümüz Seyhan” örneğinde olduğu gibi o ilçenin adını kullanıyoruz. Bunun yanı sıra yereldeki siyasetin iletişim odağında, en çok sorun yaşayan ya da nüfusa oranla ağırlıklı olan bir yaş grubu ya da meslek grubu varsa oraya yoğunlaşıyoruz. Bunun için de “İşimiz Gücümüz Gençlik”, “İşimiz Gücümüz Emekliler” gibi sloganları kullanıyoruz.
Dijital mecralarda yerel seçim kampanyası ve çalışmaları nasıl yürütülüyor? Özellikle sosyal medyanın avantajları değerlendirilebiliyor mu?
BURHANETTİN BULUT: Seçim sürecinin başlamasıyla birlikte kamu yayıncısı, 85 milyonun vergileriyle fonlanan TRT, iktidar propagandası dönemine geçti. İktidarın yayın organı hâline gelen TRT, kendi kanununu da, Yüksek Seçim Kurulu kararlarını da çiğniyor. İktidar lehine tek taraflı yayın yaparken, muhalefete kör gözle bakıyor. Keza RTÜK de, Anadolu Ajansı da aynı durumda. Anadolu Ajansı, Erdoğan’ın her programını sosyal medya üzerinden canlı yayınlarken, her cümlesini tek tek duyururken, muhalefeti yok sayıyor. Ortada çok büyük bir haksızlık var. Hâl böyleyken seçim kampanyamızın her yurttaşa ulaşması için ince eleyip sık dokuyoruz. Her dijital mecra için farklı strateji güdüyoruz. Yerel seçimler için hazırlanan “İşimiz Gücümüz Türkiye” reklam filmimiz şu an itibariyle YouTube’da 6.4 milyon görüntülenmeyle CHP’nin en çok izlenen içeriği oldu. Instagram ve Facebook’ta sponsorlu içerikler girmeye başladık. Adaylarımızı, o kentte yaşayan yurttaşlara gösterecek şekilde bir reklam kampanyası tasarladık. Yine TikTok’ta da hem genel başkanımız hem de CHP kurumsal düzeyinde yerel seçim odaklı paylaşımlarda bulunuyoruz. Partimizin web sitesine de hem “Yerel Seçimler Kılavuzu”nu hem de “Yerel Seçim Beyannamesi”ni yükledik, dileyen yurttaşlar oradan temin edebiliyor. Partimizin resmî WhatsApp kanalı aracılığıyla reklam filmimizi, sosyal medya paylaşımlarımızı, yerel seçim kampanyamızı takipçilerimizle paylaşıyoruz, bu içerikleri yaygınlaştırmaya çalışıyoruz. Sosyal medyanın avantajlarını kullanarak iktidar medyasının ambargosunu kırmaya çalışıyoruz.
CHP’nin yerel seçim beyannamesi hazırlanırken nelere dikkat edildi? Beyannamedeki temel konular, stratejiler, vaatler ve sorunlara ilişkin çözüm önerileri nelerdir?
BURHANETTİN BULUT: Yerel seçim beyannamemiz üç ana başlıktan ve 15 bölümden oluşuyor. Beyannamede, belediyecilik anlayışımızın “refah, kalkınma, dayanışma” sacayakları üzerine kurulu “halkçı belediyecilik” olduğunu vurguladık. Beyannamemizde de yer aldığı gibi önceliğimiz, deprem başta olmak üzere sel, heyelan, fırtına, gibi doğal afetlere karşı güvenli kentler oluşturmak. Dirençli ve güvenli kent belediyeciliği uygulamalarıyla kentlerimizi kalkındıracağız. Doğal afetlere karşı dirençli ve güvenli kentler oluşturacağız. Afetten önce bilinçli risk planlaması yapacağız, afetin açacağı yaraların önüne geçeceğiz. Hak temelli ve kimseyi yerinden etmeyen kentsel dönüşüm projelerini hızla hayata geçireceğiz, “konut ofisleri” kuracağız ve konut kooperatiflerini canlandıracağız.
Sağlam altyapı ve hızlı ulaşım belediyeciliği uygulamalarıyla kentlerimizi kalkındıracağız. Büyükşehirlerde AK Parti döneminden kalma ciddi bir ulaşım problemi var, bunu 2019-2024 yılları arasında çözmeye çalıştık, çözmeye de devam edeceğiz. Kolay, hızlı, konforlu ve ucuz ulaşım sağlayacağız, her yere raylı sistemler kuracağız. Yük hareketliliğini şehiriçi trafikten ayrıştıracağız, kent içi ulaşımı rahatlatacağız.
Kentlerimizi yönetirken, yerelin ihtiyaçlarını o yerin sakinleriyle birlikte tespit edip, birlikte çözeceğiz. Ülkemizde demokrasinin gelişmesini istiyorsak, yurttaşları siyasi süreçlere, yönetim süreçlerine dahil etmeliyiz. Bu çerçevede, “Planlama Ajansı”, “Kent Konseyi”, mahalle-semt-kent forumlarını hayata geçireceğiz. Bütçe uygulamalarımızda da katılımcılığı ve bütçe verimliliğini gözeteceğiz, israfa ve imtiyaza asla izin vermeyeceğiz. 2019 yılında belediye başkanlarımız seçildiğinde meclis toplantıları ve ihale süreçleri canlı olarak yayınlanmaya başladı. Hatta diğer partiler de bizden görüp canlı yayınlamaya başladılar. Bu dönemde de belediye meclis toplantılarını canlı yayınlayacağız, belediye bilançolarını internet sitesi aracılığıyla halkımıza sunacağız. Belediyelerimiz, mülakat ve kamera kaydıyla işe alım yapıyor. Her şey açık ve şeffaf. İşe alımlarda liyakati esas alıyoruz, torpile geçit vermiyoruz ve işi ehline teslim ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz.
Dayanışma belediyeciliği kapsamında her yerde “Kent Lokantaları” açacağız. “Askıda Fatura” uygulamalarıyla kent dayanışma ağını genişleteceğiz, “Kara Kış Fonu” ile kış aylarında doğalgaz desteği vereceğiz. Hayata sağlıklı bir başlangıç için anne adaylarına yönelik özel beslenme desteklerini, çocuklara ücretsiz süt ve öğrencilere ücretsiz okul yemeği programlarını artıracağız. Dayanışma belediyeciliğinin merkezinde gençler olacak, nitelikli öğrenci yurtları açacağız, burs vereceğiz ve gençleri sosyal hayata dahil edeceğiz. “Genç Kart” ile gençleri sosyal hayatta tutacağız.
Dayanışma belediyeciliği çerçevesinde kadın istihdamının önündeki engelleri kaldıracağız, kreşler açacağız. Kadınlara, gençlere ve engellilere istihdamda öncelik tanıyacağız, istihdam büroları açacağız. Kadınları şiddetten koruyacağız, “Kadın Destek Hatları” ve “Kadın Dayanışma Evleri” açacağız. Röportaja sığmayan daha birçok konuda çözüm önerilerimiz var, bunları da 1 Nisan sabahından başlamak üzere CHP’li belediyelerin hizmet verdiği yerlerde yaşayan yurttaşlar uygulamalı olarak görecek.