YÜKLENİYOR
Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’ndeki Grand Kartal Otel’de 21 Ocak’ta yaşanan yangın faciası tüm Türkiye’yi yasa boğdu, hepimize tarifi imkânsız bir acı yaşattı. İhmaller zincirinin neden olduğu bu faciada hayatını kaybeden 78 vatandaşımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. Başımız sağ olsun. Bu elim olaya sebep olan sorumluların cezalandırılması için konunun takipçisi olacağız, böyle bir felaketin tekrar yaşanmaması için yapılması gereken her ne varsa sorumluluk alacağız. Bir yandan can kayıplarının hüznünü yaşarken, diğer yandan böylesine büyük bir felaketin nedenlerini sorgulamayı ve sorumluların tespit edilerek adaletin sağlanması için Cumhuriyet Halk Partisi olarak şeffaflık çağrısında bulunuyoruz. Yangının meydana geliş şekli ve ardından yaşanan gelişmeler, Türkiye’deki denetim ve sorumluluk sisteminin daha ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi. Olayın sorumlularının adalet önünde hesap vermesi için elimizden gelen ne varsa yapacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Faciaların unutulacağını sanan ve sorumluların yargılanmayacağını umanlar şunu bilmelidir ki, halkın iktidarında tüm sorumlular yüce Türk adaleti önünde adil ve eşit biçimde hesap verecektir.
Siyasi iktidar, bu denli büyük bir facianın toplumu, çocuklarını, torunlarını, eşlerini kaybeden acılı aileleri nasıl etkilediğini göz ardı ederek, sorumlulara hesap dahi sormadan, ülke gündemini değiştirecek hamlelerini gecikmeden ortaya koydu. Önce, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun basın açıklamasını tamamlamasının hemen ardından soruşturma açılması, daha sonra, Halk TV programcısı ve sorumlu müdürü Serhan Asker, sunucu Seda Selek, gazeteci Barış Pehlivan ve Halk TV program koordinatörü Kürşad Oğuz’un gözaltına alınması, Halk TV Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş’ın tutuklanması, hukuksuzluk sarmalının son skandallarıdır. Demokrasimizde, yargıda ve hukuk sistemimizde açılan derin yaraları anlatmak, yargı bağımsızlığından kopuşu gözler önüne sermek soruşturma sebebi olamaz. Asıl soruşturulması gereken, bahsi geçen skandalların sorumlularıdır. Her gün başka bir skandalla güne başladığımız bu utanç sürecinde, onuruyla gazetecilik yaparak halkın haber alma hakkı için mücadele veren basın emekçilerimizin hiçbirini siyasi iktidara teslim etmeyeceğiz. Aynı şekilde, milyonlarca vatandaşın gönlünde taht kuran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nu asla yalnız bırakmayacağız. Zorbalığa, kötülüğe ve adaletsizliğe karşı büyük bir dayanışma ruhumuz var. Tüm zorlukların üstesinden bu birlik ruhuyla geleceğiz, dürüst ve adil yönetim anlayışımızla geleceğimizi hep birlikte kuracağız. Çünkü biliyoruz ki, kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!